İşyerinde çalışırken başka işyeri ile anlaşma yaptığınız her durumda kıdem tazminatına hak kazanıp kazanamayacağınıza ilişkin yazımızda faydalı bilgiler vermeye çalışacağız. İlk duyulduğunda bariz başka yerle anlaşmış gitmiş ne tazminatı, bu kadar da olmaz tazminat hakkı olmaz diyenler olabilir. Ancak bu değerlendirme etraflı ve hakkaniyetli bir değerlendirme olmayacağı aşikârdır. Nitekim işten ayrılmak isteyen işçinin bu isteğinin altında yatan sebeplere bakmak gerekir. Burada ikili bir ayrım yapmak gerekir.

1.İşi Bırakma Nedeni Yalnızca Başka İşyeri ile Anlaşmış Olma Durumu
İşyerinde çalışırken başka işyeri ile anlaşma olayımızda işçinin tek amacı yeni bir işe geçiş yapmak ise şu halde işi bırakma haklı bir sebebe dayanmamaktadır. İşçinin anlaştığı yeni iş kendisine göre daha iyi koşullar içerebilir, ücreti daha iyi olabilir, evine daha yakın olabilir, ailesinin ricası olabilir, sağlık durumuna daha uygun olduğunu düşündüğü bir iş olabilir , ancak bu hal tamamen işçinin kendi özel isteğinden veya kendisinden doğan sebeplerden kaynaklandığı için İş Kanununda kıdem tazminatı alınması için sayılan durumlar arasında da böyle bir imkan tanınmadığı için işçi kıdem tazminatını alamayacaktır. Daha da öz ifadeyle tek amacımız başka bir işyerine gitmek /transfer olmak veya kendi işinizi kurmak ise yalnızca bu nedenle bırakılan iş yerinden tazminat hakkınız olmayacaktır.
2. İşyerinde Çalışırken Başka İş Yeri İle Anlaşan İşçi Haklı Gerekçelerle İşini Bırakmış İse Fesihten Önceki İş Görüşmelerinin Tazminata Etkisi
İşyerinde çalışırken başka işyeri ile anlaşma için görüşmeler yapılması gerek elbette. Bir işyeri düşünün tüm uygulamaları hukuka aykırı, haklarınızı alamıyorsunuz, maaşlar geç yatıyor, baskı ve mobbing var, mesai ücretleri ödenmiyor, ücretlerinizin tamamı SGK kurumuna bildirilmiyor. Kısacası çalışma koşulları çekilir gibi değil. Kanun bu durumlarda derhal iş bırakma hakkı tanımış ancak bir yandan zorlu hayat koşulları ve ekonomik zorunluluklar varken, örneğin kira, elektrik, su, okul masrafları vb. her yükümlülüğünüz aynen devam ediyor. Yeni iş ayarlamadan da mevcut işi bırakırsanız oldukça zorlu bir süreç sizi bekleyebilir.

İşyerinde çalışırken başka işyeri ile anlaşma sağlamak için görüşmeleri yapsak, iş arama faaliyetlerini sürdürsek ve bir yandan da kötü koşullarda da olsa mevcut işte çalışmaya devam etsek olur mu ? Yeni işi bulduktan sonra eski işi haklı olarak bırakmamıza ve kıdem tazminatına hak kazanmaya engel olur mu ? Konuya ilişkin oldukça güncel tarihli güzel bir Yargıtay kararı sunarak bu soruyu cevaplamış olalım.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2020/1521 E. , 2020/6778 K. Sayılı kararında özetle der ki ;
…..fesih için haklı sebepleri bulunduğunu iddia eden bir işçinin, muhtemel fesih tarihinden sonraki işsizlik sürecini ve geçim koşullarını nazara alarak, fesihten önce başka bir işe başvurmuş olması ve bu başvurusunun kabul edilmesinden sonra, iş sözleşmesini feshetmesi, işverenden kaynaklanan haklı fesih olgusunu ortadan kaldırmayacağı gibi bu feshin kötü niyetli olduğu sonucunu da doğurmaz. Zira burada fesih iradesinin doğduğu anda değil de sonradan açıklanması, makul kabul edilebilir insanî kaygılardan kaynaklı olup, işvereni zarara uğratma kastı da bulunmadığından, hakkın kötüye kullanılması olarak nitelendirilmesi yerinde olmayacaktır. ….. ( Yargıtay İşyerinde çalışırken başka işyeri ile anlaşma için yapılan görüşmeleri doğrudan tazminat reddi sebebi olarak görmemektedir. )
demiş ve gerçekten hakkaniyetli ve müthiş bir karara imza atmıştır. İşyerinde çalışırken başka işyeri ile anlaşma durumları hakkında benzer mahiyette Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/653 E. 2019/13987 K. sayılı kararı ve yine Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/30066 E.2016/26071 K. sayılı kararları da bulunmaktadır.
Karardan da anlaşılacağı üzere işverenden kaynaklı hukuka aykırılıklar nedeniyle mevcut işyerinde durulması kendisinden beklenemeyen işçinin bir anda işi bırakıp işsizlikte ekonomik olarak çöküntüler yaşamak yerine makul bir süre sabredip bu işyerinde çalışırken başka bir işyeri ile anlaşma sağlama yoluna giden işçinin bu davranışını insani nedenlere dayandığı için mazur görmekte, sıkıntılı bir iş yerinde çalıştığı süreyi yok saymayarak tazminat hakkı tanımaktadır. Farklı bir anlatımla terazinin bir kefesinde başka iş yeri ile görüşme yapan işçinin başka işe geçiş isteği diğer tarafta da işverenin işi çekilmez hale getiren davranışları konulmakta ve işverenin kusuru ve yükümlülüğü daha ağır bastığı için işçi lehine karar verilerek tazminat hakkı tanınmaktadır.
Aynı Durum Memuriyete/Askerlik Mesleğine/Uzman Çavuşluğa/Kamu Kurumu İşçiliğine Geçiş İçin De Geçerli Mi Dir ?
Bu soruya kısaca cevap verelim. İşyerinde çalışırken başka bir işyeri ile anlaşma için anlatılan tüm hususlar bu memuriyet/uzman çavuşluk/kadro işçiliği/askerlik meslekleri için de geçerlidir. Yani yalnızca bu mesleklere geçmek için mevcut işi bırakan işçi tazminata hak kazanamaz. Ancak iş yerinden kaynaklı haklı fesih sebepleri için işi bırakan ve bırakmadan önce de memuriyet için görüşmeler yapan/ sınava giren/ mülakata katılan kişiler işi bıraktıktan sonra önceki iş yerinden kıdem tazminatı haklarını isteyebilecektir.
Benzer mahiyette 15 yıl+3600 den yaş hariç kısmi emeklilik şartını sağlayan işçinin, iş akdini emeklilik sebebiyle feshetmeden önce başka iş yerine iş başvurusu söz konusu olursa yani İşyerinde çalışırken başka işyeri ile anlaşma sağlanırsa bu kişinin tazminat haklarına ilişkin diğer yazımızı da okumanızı tavsiye ederiz .
Aklınıza takılan tüm soruları sorabilirsiniz. Yorum yapmaktan çekinmeyin.