6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile 5510 Sayılı Kanunun 13. Maddesine göre İş kazası meydana gelmesi halinde işçi ve işveren açısından bazı yükümlülükler doğacaktır. İşverenin iş kazasının gerçekleşmesiyle birlikte yapması gereken acil işlemler aşağıda sıralanmıştır:
1-) Kazazede işçiye her türlü sağlık yardımı yapılmalıdır.
2-) İş Kazası oluşu ile ilgili “İŞ KAZASI TTUTANAĞI” düzenlenmelidir. İş Kazasının nerede,nasıl ve hangi saatte olduğu belirlenmelidir.
3-) Kaza tunanağında işveren vekili, fabrikadaki o anki sorumlu,en az iki tanık imzası olmalıdır.
4-) Kazayı gören ve İş Kazası Tutanağında imzası olan tanıkların yazılı ifadeleri alınmalıdır.
alınmalıdır.
5-) İş kazası, bağlı olunan kolluk kuvvetlerine derhal bildirilmelidir.
6-) İş kazası, SGK’ya kazadan sonraki üç iş günü içerisinde bildirilmelidir
7-) Kazazede işçinin özlük dosyası İK tarafından İSG açısından kontrol edilerek hazır hale getirilmelidir.
Yargıtay
21. Hukuk Dairesi
2015/2558 E. , 2015/5241 K.
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde görev yönünden usulden reddine karar vermiştir.
Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
Dava, iş kazası sonucunda maluliyetten doğan maddi ve manevi zararların tazmini istemine ilişkindir.
Mahkemece, kazanın iş kazası olup olmadığına ilişkin Kurum tespitinin veya mahkeme kararının bulunmadığı gerekçesiyle davanın görev yönünden usulden reddine karar verilmiştir.
… … Kurumu tarafından karşılanmayan zararın ödetilmesine ilişkin davalarda (tazminat davaları) öncelikle zararlandırıcı sigorta olayının iş kazası niteliğinde olup olmadığı öncelikle Kurum tarafından tespit olunacak bir husustur. Kurumun bir olayı iş kazası kabul etmemesi durumunda ilgililer işverenin yanında Kurumu da hasım göstererek iş kazası tespit davası açabilirler. Bunun yanında aksine olarak Kurumun bir olayı iş kazası kabul etmesi halinde ise ilgililer Kurumu da hasım gösterecekleri bir dava ile yine olayın iş kazası olmadığının tespitini her zaman mahkemelerden isteyebilirler. Bir olayın iş kazası olup olmadığının açık bir şekilde ortaya konulmasının zararlandırıcı olaya dair yapılacak yargılamada mahkemelerin görevine ilişkin de neticelerinin bulunması nedeniyle önemli olup bu ihtilaf yani olayın iş kazası olup olmadığına dair ihtilaf öncelikle Kurumun yapacağı tahkikata sonrasında ise tarafların açacağı tespit davalarının neticesine bağlı bir ihtilaf olup açılan tazminat davalarında öncelikle çözümü gereken bir husustur.
Somut olayda, iş kazası olduğu iddia olunan olayın iş kazası ihbarı veya sürekli işgöremezlik oranı tespiti istemiyle … … Kurumuna bildirilmediği, davacı tarafa iş kazası ihbarı veya sürekli işgöremezlik oranı tespiti istemiyle Kuruma başvurması için önel verilmediği, olayın iş kazası olarak nitelendirilemeyeceği gerekçesiyle eksik araştırma ile davanın görev yönünden reddine karar verilmesi hatalı olmuştur.
Yapılacak iş; olayın Kurumca iş kazası olarak kabul edilip edilmediğinin belirlenmesi için davacı tarafa Kuruma müraacat edilmek üzere önel vermek; olayın Kurum tarafından iş kazası olarak nitelendirilmemesi halinde; … … Kurumuna ve hak alanını etkileyeceğinden dolayı işveren aleyhine “iş kazasının tespiti” davası açması için davacı tarafa önel vermek, açılacak tespit davasını bu dava için bekletici sorun yaparak, verilen önelin sonucuna göre tüm delilleri bir arada değerlendirerek karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın, prosedüre uygun biçimde olayın iş kazası sonucu meydana gelip gelmediği hususu açıklığa kavuşturulmadan yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacı vekilinin bu yönleri de amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 16/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Bu konu hakkında benzer makaleler için tıkalyın
Aklınıza takılan tüm soruları sorabilirsiniz. Yorum yapmaktan çekinmeyin.