Cinsel Saldırı Davalarında Mahkumiyet Kriterleri

Saldıran kişinin elinden kurtulduğunuz zaman, “sakin” davranıp yüzünüzde herhangi bir korku, panik, utanç ve kızgınlık gibi ifadelerin oluşmaması için ekstra bir gayret sarf etmeyin. Çünkü, saldırı sonrası normal bir şekilde, hiçbir şey olmamış gibi davranırsanız saldırıya uğradığınızı ispatlamanız çok zor olabilir.
Yargıtay, önümüzdeki günlerde oldukça ilginç bir cinsel saldırı davasında tüm kadınları yakından ilgilendirecek bir karara imza atacak.
Yer Ankara…
Özel bir hastanede hemşire olarak çalışan B.T. aynı hastanede sağlık destek personeli olarak çalışan Ş.K. nin cinsel saldırısına uğradığını iddia etti.

Suç tarihi ve saatinde üroloji ameliyatından çıktıktan sonra, ameliyat masasını tam olarak hazırlayamaması sebebiyle, kendisine bu konuda yardımcı olması için konuşmak üzere sanık Ş.K. nin yanına gitti. Ş.K. ile yürüyerek ameliyathane katına çıktıkları sırada, sterilizasyon odasının önünde B.T. nin yüzüne tutarak öpmeye başladı ve zorla sterilizasyon odasına sürükledi. B.T. sterilizasyon odasında da cinsel saldırıda bulunmaya devam eden Ş.K.’ya “beni bırak” diye bağırdı, odanın önünden gelen ayak sesleri üzerine Ş.K. nın elinden kurtularak odadan çıktı.

B.T. olay sonrası hastane yönetimine başına gelenleri anlattı. Hastane yönetimi herhangi bir işlem yapmayınca, işinden istifa ederek soluğu savcılıkta aldı. Yapılan suç duyurusu sonrası Ş.K. hakkında “Basit cinsel saldırı” suçunu işlediği iddiasıyla dava açıldı.

Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi, “Basit cinsel saldırı” suçunun işlendiği iddiasıyla açılan davada ilginç bir gerekçeyle “beraat” kararı verdi. Beraat kararında, cinsel saldırıya uğradığını iddia eden kadının, olay sonrası kamera görüntülerinde yüzünde herhangi korku, panik, utanç ve kızgınlık ifadesinin olmaması gerekçe gösterildi.

Yani, saldırıya uğradığını iddia eden kadın, net olmayan kamera kayıtlarına göre 1 dakika üç saniye kaldığı sterilizasyon odasından hiçbir şey yaşamamış gibi çıktığı için Ş.K. hakkında beraat kararı verildi.
Yargıtay 14. Ceza Dairesi de mahkemenin verdiği beraat kararını onadı. Oy çokluğuyla alınan karara bir üye muhalif kaldı.

Muhalefet şerhinde şöyle denildi:

“Bilirkişi raporunda mağdurenin yüzünde ve hareketlerinde korku, panik, utanç, kızgınlık gibi ifadelerin bulunmadığı yönündeki değerlendirmenin görüntünün oldukça uzaktan çekilmesi nedeniyle muteber olamayacağı keza iki buçuk ay öne işe başladığı anlaşılan mağdurenin olay anında nasıl bir tepki vereceğini bilememesinin doğal olduğu, eylemin ardından olayı intikal ettirdiği hastane yetkilileri tarafından hiçbir işlem yapılmaması üzerine istifa edip aynı gün adli makamlara başvurarak şikayetçi olduğu, sanığın mağdureye yönelik sarkıntılık düzeyini aşar şekilde basit cinsel saldırı suçunu işlediği tüm dosya içeriğinden anlaşılmakla, sayın çoğunluğun kararına muhalifim.”

Oyçokluğuyla verilen beraatin onanması kararına Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itiraz etti.

1 DAKİKA 3 SANİYE…
Başsavcılığın yaptığı itiraz sonrası dosya Yargıtay Ceza Genel Kurulu gündemine gelecek. Başsavcılık, yaptığı itirazda cinsel saldırı suçlarının hangi hallerde suç teşkil edeceğinin detaylarını verdi.

– Olay yerine sanığın önde katılanın arkada olacak şekilde girdikleri, 1 dakika 3 saniye sonra bu kez katılan önde sanık arkada olacak şekilde çıktıkları, görüntünün düşük çözünürlüklü olması nedeniyle katılanın yüz ifadesinin anlaşılamadığı, bu nedenle katılanın yüz hareketlerinde korku, panik, utanç ve kızgınlık ifadelerinin bulunmadığına dair bilirkişi raporunun bu haliyle kabul edilebilir görülmemiştir.

– Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesince düzenlenen raporda mağdurun beden ve ruh sağlığında herhangi bir bozulma olmadığı belirtilmiş.

– Olayın tanığı yoktur.

– Oluşa ilişkin görüntü kaydı da bulunmamaktadır.

– Olayın ortaya çıkış ve intikal şekline bakıldığında, katılanın olay sonrası nasıl bir tepki vereceğini bilmediği, olayın ertesi günü hastane yöneticisine olaydan söz ettiği, ancak idarenin olay hakkında harekete geçmeyeceğini anlayınca istifa ederek aynı gün sanık hakkında adli makamlara şikayette bulunduğu sabittir.

– Mağdure, şikayetini yargılama boşunca devam ettirdi ve beyanlarında ısrar etti.

– Sanığın savunmalarına bakıldığında, katılanın sanığa suç atfında bulunmasını gerektirecek bir husumet tarif edilmediği, hatta sanığın katılanın neden kendisi hakkında bu ithamlarda bulunduğunu bilmediğine dair savunmasının bulunduğu,

– Katılanın sanık veya yakınlarından maddi menfaat teminine yönelik bir girişiminin olmadığı,

– Olayın ortaya çıkış ve intikal şekli, olayın resmi makamlara intikal süresi,

– Katılanın ısrarlı ve istikrarlı beyanları,

– Katılanın sanığa suç atfında bulunmasını gerektiren bir neden olmaması

– Olayın kesik hareketlerle, cinsel tatmin sağlamaya yetmeyecek bir süre içinde gerçekleşmiş olması.

Cinsel saldırı iddiasıyla açılan davada verilen beraat kararına itiraz eden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yaptığı itirazda dikkat çektiği maddeler sonrası davaya ilişkin son sözü Yargıtay Ceza Genel Kurulu verecek.

Genel Kurul, beraat kararını onarsa mağdurenin cinsel saldırı sonrası sterilizasyon odasından korku, panik, utanç ve kızgınlık ifadeleri olmadan çıkması cinsel saldırı suçlarında “beraat”in önünü açacak.
Genel Kurul ‘bozma’ kararı verirse, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın belirlediği kriterler kabul edilmiş olacak.

Yasemin Güneri’nin yazısından alıntı yapılmıştır.

Bu konu hakkında benzer makalelerimiz için tıklayın