Taşınmaz Sahibi İle Emlakcı Arasında Sözleşme Olması Gerekmez
Yargıtay
13. Hukuk Dairesi
Esas : 2018/4222 Karar : 2018/8715 Karar Tarihi : 27.09.2018
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
Karar : Davacı, emlakçı olduğunu, davalı ile dükkan satımına ilişkin 5.11.2014 tarihli komisyon sözleşmesi imzaladıklarını, davalının taşınmazı yetkilisi olduğu … Elektrik Ltd. Şti. adına satın aldığını, noter aracılığı ile çekilen ihtara rağmen sözleşme gereği hakettiği 25.500,00 TL komisyon ücretinin ödenmediğini ileri sürerek, 25.500,00 TL’nın sözleşme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.Davalı, davacı emlakçının yetkili olmadığını, taşınmazın başka emlakçı ile imzalanan komisyon sözleşmesi ile satın alındığını savunarak davanın reddini dilemiştir.

Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.Dava, tellallık sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsiline ilişkin olup, davacı, davalının taşınmazı satın almasına rağmen komisyon ücretini ödemediğini ileri sürmüş, davalı ise, davacı emlakçıya mal sahibi tarafından yetki verilmediğini savunmuş, mahkemece, davacı ve davalı arasında dükkan satımına ilişkin tellallık sözleşmesi yapılmış ise de, davacı emlakçının yetkili olmadığı, taşınmazın maliki ile arasında bir sözleşme olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı emlakçı ile davalı alıcı arasında 05.11.2014 tarihinde imzalanan komisyon sözleşmesinde mal sahibi olarak …’in gösterildiği, taşınmazın … Narin’in kooperatif üyeliğinde iken davalının yetkilisi olduğu şirkete devredildiği ve kooperatif yönetim kurulunun kararı ile devir talebinin kabul edildiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Tellallık sözleşmesinin geçerli olması için tellalın mal sahibi ile aralarında sözleşme bulunması şart değildir. Taraflar arasındaki sözleşme hükümleri geçerli olup mahkemece işin esasına girilerek hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27/09/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Bu konu hakkında benze makaleler için tıklayın