Özel Üniversitelerde Yaz Okulunda Alınan Ücretin İadesi DavasıYargıtay13. Hukuk Dairesi
Esas : 2017/1958Karar : 2018/9587Karar Tarihi : 18/10/2018
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ : Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, … Hukuk Fakültesi’nde 2002-2008 yılları arasında öğrenim gördüğünü, davalı tarafça parasını ödediği ancak başarısız olduğu derslerin yazın açılan ders programları ile tekrar alınması nedeniyle fazladan eğitim ücreti alındığını, tahsil edilen bu ücretlerin haksız olduğunu, 21.11.2013 tarihinde yapılan başvuruya sonuç alınamadığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 2.000,00 TL’nın 26.11.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacının eğitim gördüğü 2002-2008 tarihleri arasında bütünleme sınav hakkının bulunmadığını, davacının kendi isteği ile başarısız olduğu derslere ilişkin yaz okuluna katıldığını, alınan ücretin mevzuata uygun olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir.Mahkemece, 2012 yılına kadar bütünleme sınav hakkı bulunmayan dönemde, davalı üniversite tarafından bütünleme sınavının alternatifi olarak yaz öğrenimi (okulu)açılarak davacının yaz okuluna gitmeye zorlanmasının dürüstlük kuralı ile bağdaşmayacağı ve hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu ve yaz okulu ücreti alınacağına ilişkin düzenlemenin haksız şart niteliğinde olduğu kabul edilerek davanın kabulü ile 2.000,00 TL’nın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacı öğrencinin davalı vakıf üniversitesinde öğrenim gördüğü 2002-2008 yılları arasında başarısız olduğu derslerin yazın açılan eğitim programlarında tekrar alması nedeniyle yaz okulu ücreti adı altında davalı tarafından tahsil edilen bedelin haklı olup olmadığına ilişkindir. Yüksek Öğretim Kurulu Başkanlığı’nın 19.06.2012 tarihli kararı ile yıllık ve yarıyıllık sınav takvimi uygulayan tüm yüksek öğretim kurumlarında 2011-2012 akademik yılından itibaren geçerli olmak üzere tüm öğrencilere bütünleme sınav hakkı tanınmasına karar verilmiş olup, davalı üniversite tarafından 26.06.2012 tarihinde bütünleme sınavı uygulanmasına dair karar alınmıştır.
Davacının öğrenim gördüğü süreçte davalı tarafından başarısız olunan derslere ilişkin bütünleme sınavı hakkı tanınacağına ilişkin yasal bir zorunluluk yoktur. Davacının başarısız olduğu ve bu dersleri ilgili döneme karşılık gelen bir sonraki akademik dönemde dönem ücreti dışında başka ücret ödemeden alma imkanı varken kendi isteği ile isteğe bağlı ve ücretli olarak açılan yaz okulunda almayı tercih etmesi nedeniyle ödediği bedelin iadesini isteyemez.
Davalı tarafından alınan ücret usulüne uygundur. O halde mahkemece, açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 18/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ26. HUKUK DAİRESİ
Esas : 2017/263Karar : 2017/419Karar Tarihi : 03.05.2017
DAVA : İlk derece mahkemesinden verilen karara karşı davalı ve davacı vekilince süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olup, incelemenin duruşma açılmadan karar verilmesi mümkün işlerden olduğu anlaşılmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI Davacı vekili, müvekkilinin 2006 yılı güz yarıyılı döneminde davalı Başkent Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde öğrenim görmeye başladığını, davalı vakıf üniversitesinin yıllık öğrenim ücretinin 12.000,00 TL olarak sabitlendiğini ve takip eden yıllarda fiyat değişikliği yapılmadığını, bu olağan öğrenim ücreti dışında davalının müvekkilinden, 2006-2007 yaz okulu döneminde Hukuk Başlangıcı dersinden,2007-2008 yaz okulu döneminde Borçlar Hukuku (Genel Hükümler) ve İdare Hukuku II. derslerinden, 2008-2009 yaz okulu döneminde Eşya Hukuku I , Eşya Hukuku II ve Medeni Usul I derslerinden, 2009-2010 yaz okulu döneminde Ticaret Hukuku II, Genel Kamu Hukuku ve Sağlık Hukuku derslerinden olmak üzere 9 ayrı dersin kredilerine karşılık gelen yaz okulu ücretlerini, yaz okulu kayıtları sırasında peşin olarak tahsil ettiğini, müvekkilinin yaz okulunda aldığı derslerin ücretinin aslında her eğitim dönemi başında peşin olarak yatırılmasına rağmen yaz okulu dönemi başında ikinci kez haksız şekilde yeniden alınmış olduğunu, T.C YÖK Başkanlığı Genel Kurulu’nun 15.09.2008 tarihli eğitim-öğretim yılı için alınan ücret dışında öğrencilerden başarısız olduğu ders ve alt sınıf ders ücretlerinin yeniden alınmasının uygun olmadığına dair kararının, müvekkilinden alınan yaz okulu ders ücretlerinin haksız ve hukuka aykırı olarak alındığını gösterdiğini, 2547 Sayılı YÖK Kanunu’nun ek 10. maddesi gereğince davalı vakıf üniversitesinin, idari, ekonomik konularda YÖK ‘ün gözetim ve denetimine tabi olduğunu, 15.09.2008 tarihli kararın davalıyı da bağlayıcı bulunduğunu, müvekkilinden tahsil edilen yaz okulu ücretlerinin iadesinin gerektiğini belirterek şimdilik 2.000,00TL’nin (uzman bilirkişilerce hesaplandığında, tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda artırılmak üzere) dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir, 14.04.2016 tarihli oturumda talebini 5.140,00 TL daha artırarak toplam 7.140,00 TL’ nin davalıdan tazminini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Yerel mahkemece, eğitim öğretim dönemi veya yılında ücreti ödenerek alınan dersten başarısız olunması halinde, aynı dersi takip eden eğitim öğretim dönemlerinde ücret ödemeden alınabilmesinde belli kriterlerin arandığı, davalı üniversite yönetmeliğinde derslere devamın zorunlu olması, bir önceki yarıyılda başarısız olunan dersin açıldığı ilk yarıyılda alınmasının zorunlu olması, ancak bunun için derslerin çakışmaması, ön koşullu derslerden başarısız olunmaması, ortalamanın 2,5 üzeri olması ve yarıyıl başına en fazla 40 AKTS ders alınabilmesi koşullarının, bütünleme sınav hakkının da tanınmamış olması nedeniyle davacı öğrenci için yaz okulunun zorunluluk haline geldiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davacının başarısızlığı nedeniyle zorunlu olarak yaz okuluna katılıp ücret ödediği 2006-2007,2007-2008,2008-2009 yılı yaz okulu ücret iadesi taleplerinin kabulü ile 2.000,00 TL ‘nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle ve 5.140,00 TL ‘nin davalıdan tahsiline; alınan derslerin, daha önce alınıp da başarısızlık nedeniyle tekrarlanan dersler olmayıp davacının kendi isteğiyle ilk kez alınan dersler olması sebebiyle 2009-2010 yılı yaz okulu ücretine ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hükme karşı davalı vekili ve katılma yolu ile davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna müracaat edilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ
1-Davalı vekili istinaf dilekçesinde; müvekkil üniversite kamu tüzel kişiliğini haiz vakıf üniversitesi olup, harçtan muaftır. 15.01.1994tarih ve 21819 sayılı RG ‘de yayımlanan 13.01.1994 tarihli 3961 Sayılı Kanun’un 1. maddesine ek 33. maddesi gereğince 2547 Sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun vakıf yüksek öğretim kurumlarına ilişkin hükümlerine tabi olmak üzere kurulmuş olan bir vakıf üniversitesidir. 2547 SK ‘nun 56/b maddesine göre, “Üniversiteler ve yüksek teknoloji enstitüleri genel bütçeye dahil kamu kurum ve kuruluşlarına tanınan mali muafiyetler, istisnalar ve diğer mali kolaylıklardan aynen yararlanırlar” ve devamında ek madde 7. düzenlemesinde; “vakıflarca kurulacak yükseköğretim kurumları, bu kanunun 56. maddesinde yer alan mali kolaylıklardan, muafiyetlerden ve istisnalardan aynen istifade ederler ve bunlar emlak vergisinden muaf tutulurlar” hükmü yer almaktadır. İlgili yasal düzenlemeler gereğince verilen Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 2012/12319 Esas – 2012/19590 ve 12.09.2012 tarihli ilamı ve 22. Hukuk Dairesinin 2012/18545 Esas 2013/7287 Karar ve 04.04.2013 tarihli ilamları da emsal mahiyettedir.
Gelir İdaresi Başkanlığı Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı ‘nın 04.12.2015 tarihli ve 90792880-140.01.01(2015/56)-4305 sayılı yazısında da müvekkil üniversitesinin keşif harcı ve haciz, teslim, satış harçları hariç olmak üzere 492 Sayılı Harçlar Kanunu ‘nun 1. sayılı tarifesinde yer alan diğer harçlardan (başvuru ile karar ve ilam harcı dahil) muaf olduğu vurgulanmıştır. Bu nedenle yerel mahkemece, müvekkil aleyhine karar ve ilam harcına hükmedilmesi yasaya aykırıdır.
Mahkemece hükme esas alınan; Yükseköğretim Kurulu Genel Kurulu’nun 15.09.2008 tarihli toplantısında alınan karar “… Üniversitesinin ikinci sınıfında öğrenimine devam eden öğrencinin, birinci sınıftan kalan dersleri için (2.sınıf ücretinin dışında) ücret ödemesi..” ile ilgilidir. Somut olayda ise 2006-2011 yılları arasında müvekkil üniversitede öğrenim gören davacı, Üniversiteye kayıt tarihinden geçerli olan senelik öğrenim ücreti 12.000,00 TL’sını öğrenim gördüğü her yıl için ödemiş, dönem içinde tekrar ettiği ders alması durumunda dönem ücreti haricinde ödeme yapmamıştır. Davacı öğrenimi süresince 2007, 2008, 2009 ve 2010 yıllarında yaz okullarından yararlanmış ve öğrenimi sırasında yürürlükte olan Üniversite Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliği’nde belirtildiği üzere “Öğretim ücretinin yaz öğretimi ve ek sınav ücretlerini kapsamayacağı” açık olduğundan, yaz okullarında aldığı dersleri ücreti karşılığında almıştır. Nitekim 30.05.2014 tarihli 32644 sayılı Yüksek Öğretim Kurulu Başkanlığı yazısı ve 02.04.2014 tarihli 12 oturum nolu, 2014.12 karar nolu Yüksek Öğretim Kurulu Başkanlığı Yürütme Kurulu kararında da açıkça (15.09.2008 tarihli 2008.19.2427 sayılı karar) çerçevesinde yapılan inceleme neticesinde, vakıf yüksek öğretim kurumlarında ders ücreti ödediği yılda başarısız olan öğrenci, bir sonraki yılda / dönemde bu dersi ücretsiz olarak alma hakkına sahipken, başarısız olunan dersi zorunlu olmayan yaz okulunda kendi talebi ile almak istediği takdirde ücret ödemesi gerektiği” belirtilmiştir. Tereddütlerin giderilmesi için Yüksek Öğretim Kurulu Başkanlığı Yürütme Kurulu bu kez 18.03.2015 tarihli 12 oturum nolu, 2015/12 nolu kararı ile aynen yukarıda içeriği belirtilen kararını tekrarladıktan sonra ilaveten ayrıca, öğrencilerden dönem tekrarı veya normal öğrenim süresini aşan eğitim öğretim yılı/dönemi için ücret alınıp alınmayacağı hususunun yüksek öğretim kurumları tarafından kararlaştırılabileceği” yönünde karar alınmıştır. Üniversitelerin belli bazı başarı kriterleri getirmeleri yasal bir hakkın kullanılmasıdır. 2547 sayılı yasanın 43/a fıkrası ve Vakıf Yüksek Öğretim Kurumları Yönetmeliği ‘nin 19.maddesi hükümleri ile bağlı kalınarak müvekkil üniversitede YÖK gözetiminde eğitim öğretime belli bazı esaslar getirilmiştir. Davacı dahil tüm öğrenciler, müvekkil üniversiteye kaydolurken mevzuatın bilincinde olarak ve öğrencilik sıfatını kazandıkları an itibariyle mevzuata uymayı kabul ederek öğrenime başlamaktadırlar. Davacı da, müvekkil üniversite de yaz okulu uygulamasının olduğu, yaz okulunun her sene her ders için mutlaka açılacağı yönünde bir uygulamanın olmadığı, Yaz Öğretimi Yönergesi gereği yaz okuluna katılımın isteğe bağlı olduğu ve yaz okulundan yararlanılacaksa ayrıca ücret ödemesi gerektiği, bu ücretin dönem ücretleri içinde olmadığı düzenlemelerinin bilincindedir. Yüksek Öğretim Kurumları Yönetmelikleri idari bir işlem niteliğinde olup iptale konu olmadıkları sürece geçerlidir. Davacıdan öğrenimi esnasında ders tekrar etmesi halinde dönem ücreti dışında hiçbir ücret alınmamıştır. Yaz okulunda aldığı dersler karşılığı alınan ücret “mükerrer ücret” niteliğinde değildir. Zira öğrenci kendi iradesi ile, bu dersleri daha sonra almak imkanı varken yaz okulunda almıştır. Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleşen yargı kararları gereği de vakıf üniversitelerinin yaz okulu ve ücretlendirmesi uygulamaları hukuka uygundur. Bu nedenlerle yerel mahkemenin kararının (davanın kısmen kabulüne dair) kaldırılmasına karar verilmesini talep ederim. 2-)Davacı vekili katılma yolu ile istinaf dilekçesinde; Yerel mahkemece 2009-2010 yılı akademik yılı yaz öğretim ücretinin iadesinin gerekmediğinden bahisle davanın kısmen reddine karar verilmiştir. Biz dava dilekçemizde belirsiz alacak davası açtığımızı belirterek şimdilik 2.000,00 TL eğitim öğretim giderinin tahsilin talep ettik, bilirkişi raporundan sonra talebimizi artırarak toplam 7.140,00 TL ‘nın tazminini istedik. Talebimiz bu bedel üzerinden kabul edildiği halde bilirkişi raporunda belirtilen 2009-2010 akademik yılı yaz öğretim ücretinin iadesinin gerekmediğinden bahisle davanın kısmen kabul-kısmen reddine karar verilmiş ve kısmen red nedeniyle davalı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmiştir. Oysa miktar olarak talebimiz kabul edilmiştir. Bu nedenle mahkemenin kısmen kabul kararı vermesi ve davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi hukuka aykırıdır. Bu nedenlerle davacı vekilinin istinaf talebinin reddine, katılma yolu ile istinaf talebimizin kabulü ile mahkeme hükmünün reddine ilişkin kısmı ile davalı lehine hükmedilen vekalet ücretine ilişkin kısmının ortadan kaldırılmasına karar verilmesini talep ederiz.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, davacının başarısız olduğu derslerden yaz okuluna gitmesi ve yaz okulunda tekrar ettiği dersler nedeniyle davalı üniversitenin kendisinden tahsil ettiği ve sebepsiz zenginleşmeye yol açtığı iddia edilen bedellerin iadesi istemine ilişkindir. Davacının 04.09.2006 tarihinde davalı üniversiteye kaydını yaptırıp, 08.02.2011 tarihinde mezun olduğu, öğrenim ücretinin 12.000,00 TL olarak sabitlendiği, 2006-2007 öğretim yılı yaz okulunda başarısız olduğu Hukuk Başlangıcı dersini aldığı, 3 kredilik ders için kredi başına 360.00 TL ‘sından toplam 1.080,00 TL ödediği, 2007-2008 yılı yaz programında başarısız olduğu için aldığı Borçlar Hukuku I, İdare Hukuku II dersleri için toplam 2.280,00 TL’sı ödediği, 2008-2009 yılı yaz programında (başarısızlık ve not yükseltmek için ) aldığı Eşya Hukuku I, Eşya Hukuku II, Medeni Usul Hukuku I dersleri için toplam 3.780,00 TL ödediği, 2009-2010 yılı yaz programında, 8. yarıyıl bahar döneminde (2.dönem) alması gerekirken hiç almadığı Ticaret Hukuku II, Genel Kamu Hukuku ve seçimlik ders olan Sağlık Hukuku derslerini ilk kez aldığı ve 3.360,00 TL yaz okulu ücreti ödediği anlaşılmıştır. Bilirkişi 22.02.2016 tarihli raporunda, davacıdan mükerrer ders ücreti alınmadığını, davacının öğrenim gördüğü yarıyıllar için yasal düzenlemelere uygun olarak belirlenmiş olan dönem ücretlerini ödediğini, tekrarladığı dersler için dönem ücreti dışında ayrıca ders ücreti ödemediğini, yüksek öğretim kurulu kararına konu olduğu şekilde doğrudan çift ödemenin söz konusu olmadığını, ancak tekrarladığı ders sebebiyle doğrudan ikinci kez ücret alınmasa da üniversitenin uygulamalarının kimi zaman mükerrer ödeme yapmasına sebep olduğunu, davalı üniversitede 2011-2012 akademik yılına kadar öğrencilere bütünleme sınav hakkı tanınmadığını, Yüksek Öğretim Kurulu Başkanlığı’nın 22.06.2012 tarihli kararı ile bütünleme sınavı yapılmasının zorunlu hale getirildiğini, davalı üniversite Senatosu ‘nun 26.06.2012 tarihli kararı ile 02-08 Temmuz 2012 tarihlerinde bütünleme sınavı yapılmasına karar verildiğini, davacının öğrenci olduğu dönemde bütünleme sınav hakkının bulunmadığını, eğitim – öğretim döneminde veya yılında ücreti ödenerek alınan dersten başarısız olunması halinde, aynı dersin takip eden eğitim – öğretim dönemlerinde ücret ödenmeden alınabilmesinin belli kriterlere bağlandığını, bu kriterlerin yönetmeliğe göre derslere devamın zorunlu olması, bir önceki yarıyılda başarısız olunan dersin açıldığı ilk yarıyılda alınmasının zorunlu olması, bunun için derslerin çakışmaması, ön koşullu derslerden başarısız olunmaması, ortalamanın 2,5 üzeri olması ve yarıyıl başına en fazla 40 AKTS ders alınabilmesi şeklinde sayılabileceğini, bütünleme sınav hakkının da tanınmamış olması sebebiyle davacı için yaz okulunun zorunluluk haline geldiğinin anlaşıldığını davacının 2006-2007 yaz okulunda başarısız olduğu Hukuk Başlangıcı dersini, 2007-2008 yaz okulunda başarısız olduğu Borçlar Hukuku I, İdare Hukuku II derslerini, 2008-2009 yaz okulunda başarısız olduğu eşya Hukuku I ve Medeni Usul Hukuku dersleri ile başarılı olduğu ancak genel not ortalamasını yükseltmek için Eşya Hukuku II dersini alarak yaz okulunda tekrarladığını, davacının 2006-2007 akademik yılı ve takip eden dönemlerde genel not ortalaması hep 2.00 ‘nin altında olduğundan yönetmeliğin 15. maddesine göre normal ders yükünün üzerinde ders almasının mümkün olmadığını, 2009-2010 yaz okulunda alınan Ticaret Hukuku II, Genel Kamu Hukuku ve Sağlık Hukuku derslerinin daha önce alınıp tekrarlanan derslerden olmadığı, tamamının ilk defa yaz okulunda alındığı, bu sebeple daha önce ücret ödenen dersler için ikinci kez ücret ödenmesinin söz konusu olmadığını, öğrencinin bu dersleri yaz okulunda almasının kendi tercihi olduğunu dolayısıyla bu dönem yaz okulu için ödenen ücretin (3.360,00 TL ‘nin) iadesinin gerekmediğini, ancak 2006-2007, 2007-2008,2008-2009 yaz okullarının zorunlu olmayan yaz okulları olarak kabul edilemeyeceğini, bu nedenle 2006-2007 akademik yılı yaz öğretimi ücreti 1.080,00 TL, 2007-2008 akademik yılı yaz öğretimi ücreti 2.280,00 TL , 2008-2009 akademik yılı yaz öğretimi ücreti 3.780,00 TL olmak üzere toplam 7.140,00 TL ‘nın davacı tarafa iadesinin gerektiği kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Davacı vekili, müvekkilinden alınan bedellerin iade edilmesinin gerekçesi olarak T.C Yüksek Öğretim Kurulu Başkanlığı’nın 15.09.2008 tarihli kararını göstermektedir. Söz konusu karar”2547 Sayılı Yüksek Öğretim Kanunu ‘nun ek 10. maddesine göre mali, idari ve ekonomik kanunlarda kurulun gözetim ve denetimine tabi olan vakıf yüksek öğretim kurumlarında okuyan öğrencilerden kayıt yaptırdıkları dönem ve eğitim öğretim yılı için ücret alındığı bir üst sınıfa geçen ve bir önceki eğitim öğretim dönemi için ücret ödemiş olan öğrencilerden daha önce alıp ta başaramadığı ve yeniden alması gereken derslere daha önce alınmış / ödenmiş olan alt sınıf dersleri için bir ücret alınmasının uygun olmadığına karar verildi” şeklindedir. Bu karar bir üst sınıfa geçen öğrencilerden başarısız oldukları alt sınıfta aldıkları dersi bir üst sınıfta tekrar almaları durumunda onlardan tekrar ücret alınamayacağına ilişkindir. Somut olayda bilirkişi, davalının, davacıdan bir üst sınıfa geçtiği halde (yani bir üst sınıfta okurken) alt sınıftan ders alması sebebiyle ücret almadığını tespit etmiştir. Davacının yaz okulu ile ilgili talebi yönünden, yaz okulu esasen akademik bir dönem olmayıp öne alınmış dönem anlamına gelmektedir. Yani öğrenci gelecek yıl alması gereken dersi isteğe bağlı olarak yazın almakta ve gelecek yıl ders almaktan kurtulmaktadır. Bu durumda Yüksek Öğretim Kurulu Başkanlığı’nın 15.09.2008 tarihli kararı somut olaya uymamaktadır. T.C Yüksek Öğretim Kurulu Başkanlığı’nın 02.04.2014 tarihli 2014/12 nolu kararında da 15.09.2008 tarihli toplantıda alınan karar incelendikten sonra, vakıf yüksek öğretim kurumlarında ders ücreti ödediği yılda başarısız olan öğrenci, bir sonraki yılda / dönemde bu dersi ücretsiz olarak alma hakkına sahip iken başarısız olunan dersi zorunlu olmayan yaz okulunda kendi talebi ile almak istediği takdirde ücret ödemesi gerektiğine karar verilmiştir. 2547 Sayılı Kanunun ek 26. maddesine göre “Üniversite veya yüksek teknoloji enstitülerinin açmış oldukları yaz okullarına katılacak öğrencilerden toplam iki yüz seksen ders saatine karşılık olmak ve 46. madde uyarınca belirlenen yıllık öğrenci katkı payının iki katını aşmamak üzere yüksek öğretim kurulunca belirlenecek miktarda yaz okulu öğretim ücreti alınır” düzenlemesi bulunmaktadır. Dosyada mevcut, davacının yaz okulu ücretlerini ödediği dönemde geçerli olan Başkent Üniversitesi Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliğinin 8.maddesinin 2. bendinde “Öğretim ücreti, yaz öğretimi ve ek sınav ücretlerini kapsamaz” hükmü düzenlenmiş, aynı yönetmeliğin 13. maddesinde, eğitim ve öğretim süreleri güz ve bahar yarı yılı olmak üzere iki yarı yıldan oluşmaktadır, senatonun belirleyeceği ilke ve esaslara göre yüksek öğretim kurulunun onayı ile yaz okulunun açılabileceği ve yaz okulu ücretinin de Mütevelli Heyeti tarafından belirleneceği düzenlenmiştir. Yönetmeliğin 26. maddesinde “Bu yönetmeliğin diğer hükümleri saklı kalmak kaydıyla azami öğretim sürelerinin sonunda bulunan son akademik yıl öğrencilerine mezun olabilmeleri için daha önce alıp başarısız oldukları derslerin her biri için iki ek sınav hakkı verilir” düzenlemesine yer verilmiştir. Davalı üniversitenin Yaz Öğretimi Yönergesi ‘nin 6.maddesinde “Yaz öğretiminde açılacak derslerde kayıt isteğe bağlıdır” hükmü getirilmiş olup ayrıca yaz okuluna katılacak öğrencilerden ücret alınacağına dair hüküm bulunmaktadır, yüksek öğretim kurumlarında yürütülen Yaz Okulları Programları Uygulama Esas ve Usullerinde de paralel düzenlemeler yapılmıştır. Tüm dosya kapsamına göre davacının başarısız olduğu dersler ile genel not ortalamasını yükseltmek için yeniden aldığı ve ilgili dönemde hiç almadığı dersleri yaz okulunda alması sebebiyle kendisinden yaz okulu ücreti alındığı, yaz okulunun akademik bir dönem olmayıp öne alınmış dönem olduğu, alttan ders almamak için başarısız olunan ya da döneminde alınmayan derslerin yaz okuluna gidilmek suretiyle dersten geçilmesinin amaçlandığı, ya da not ortalamasını yükseltmek için yaz okuluna gidilebildiği, 15.09.2008 tarihli 19 nolu YÖK kararının ise, bir üst sınıfa geçen öğrencilerden başarısız oldukları dersi üst sınıfta tekrar almaları durumunda yani alttan ders alınması halinde tekrar ücret alınamayacağına ilişkin olup, somut olayda bilirkişinin davalı üniversitenin üst sınıfa geçtiği halde alttan alınan ders için ücret alınmadığını tespit ettiği, davacının başarısız olduğu yada daha önce hiç almadığı (ilgili eğitim döneminde) dersler için kendi isteğiyle yaz okuluna gittiği, davalı üniversitenin Eğitim Öğretim ve Sınav Yönetmeliğinin 13. maddesinde eğitim öğretim sürelerinin güz ve bahar yarı yılı olmak üzere iki yarı yıl olarak tarif edildiği, senatonun belirleyeceği ilke ve esaslara göre Yüksek Öğretim Kurulu’nun onayı ile yaz okulunun açılabileceği, yaz okulu ücretinin de mütevelli heyet tarafından belirleneceğinin düzenlendiği, her ne kadar bilirkişi tarafından davacıya bütünleme sınav hakkı verilmemesi ve başarısız olunan dersin takip eden eğitim öğretim dönemlerinde ücret ödemeden alınabilmesinin belli kriterlere bağlanması nedeniyle yaz okulunun isteğe bağlı değil zorunlu yaz okulu haline geldiği, bu sebeple davacının üç dönem yaz okuluna ilişkin olarak ödediği toplam 7.140,00 TL ‘nin iadesinin gerektiği belirtilmiş ise de; davacının öğrenim gördüğü dönemde davalı üniversitenin ihtiyari yaz okulu açması ve ücret alması, bütünleme sınavı açmaması o dönem için yürürlükteki mevzuata uygun olarak yapılmış ve yaz okuluna katılan öğrenciye programın sonunda ek bir sınav hakkı verildiğinden bu görüşe itibar edilmemiştir.
Yine raporda; Üniversite yönetmeliği ile öğrencilerin ders yüklerinin başarı kriterleri ile belirlenmesi nedeniyle akademik yılda aldıkları derslerin kısıtlandığı ve yaz okulunun zorunlu nitelik kazandığı belirtilmekte ise de; Üniversitelerin belli bazı başarı kriterleri getirmeleri yasal bir hakkın kullanılmasıdır. 2547 Sayılı Yasa ‘nın 43/a fıkrasında “Yüksek öğretim kurumlarında, kuruluş özelliklerine ve ihtiyaçlarına göre yapılan eğitim-öğretim ve buna dayalı olarak verilen diplomalarla ilgili esaslar her üniversitece hazırlanacak öğretim ve sınav yönetmeliğinde belirtilir.” hükmü düzenlenmiş. Vakıf Yüksek Öğretim Kurumları Yönetmeliği ‘nin 19. maddesinde de “Kayıt, kabul, sınav, sınıf geçme, mezuniyet ve benzeri konular ile ilgili hususlar mevzuata aykırı olmamak kaydıyla vakıf yüksek öğretim kurumu tarafından çıkarılacak yönetmelikte belirlenir” hükümleri ile bağlı olarak davalı üniversitede eğitim öğretime belli bazı esaslar, kriterler getirilmiştir. Bu kriterlerin getirilmesi, eğitim öğretim esaslarının belirlenmesi YÖK gözetiminde gerçekleştirilmekte olup, bundan yaz okulunun zorunlu hale getirildiği sonucunun çıkarılması doğru değildir. Davalı üniversitede, davacının öğrenim gördüğü dönemde bütünleme sınav hakkı bulunmadığından, davacının yönetmelikte belirtilen başarı kriterlerini ilgili eğitim-öğretim dönemlerinde gerçekleştirememesi sebebiyle başarısız olduğu dersler ile not ortalamasını yükseltmek ve ilgili dönemde almadığı dersleri ilk kez almak amacıyla davalı üniversitenin yaz okullarına katıldığı, yaz okuluna katılmanın isteğe bağlı olduğu, öğretim ücretinin yaz okulu ücreti ve ek sınav ücretini kapsamadığı, yaz okulunun ve ek sınav hakkının ücretli olduğu anlaşılmakla yasa ve yönetmelik hükümleri çerçevesinde davalı üniversitenin açtığı yaz okuluna kayıt yaptıran ve ek sınav hakkından yararlanan davacıdan ücret alınmasında mevzuata aykırı bir durum söz konusu olmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu biçimde davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmadığı gibi davalı üniversitenin, 2547 Sayılı Kanun ‘un 3708 Sayılı Yasa ile değişik 56/b ve aynı yasanın ek 7. maddesi delaletiyle 492 Sayılı Harçlar Kanunu ‘nun 13/j maddesi uyarınca harçtan muaf olduğu gözetilmeden, davalı üniversitenin karar ve ilam harcından sorumluluğuna karar verilmesi de doğru olmadığından davalı vekilinin istinaf taleplerinin kabulü ile HMK’nın 353/1-b-2 maddesi uyarınca yerel mahkeme kararının kaldırılması ve yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir. 2-)Davacı vekilinin katılma yolu ile istinaf talebine gelince; Kabule göre de; Davacı vekili, davalı tarafından müvekkilinden olağan öğrenim ücreti dışında 2006-2007,2007-2008,2008-2009,2009-2010 yaz okulu döneminde alınan yaz okulu ücretlerinin iadesini talep etmiş; yaz okulu ücretlerinin uzman bilirkişilerce hesaplandığında fazla çıkması halinde artırılmak üzere şimdilik 2.000,00 TL ‘nın davalıdan tahsilini istemiştir. Dosya kapsamında mevcut belge ve bilgilere göre aslında davacının, davalıya yaptığı yaz okulu ücretlerinin miktarı bellidir.
Davacı davalıya ödediğinden fazlasını talep edemeyeceğinden belirsiz alacak davasının şartları somut olayda bulunmamakla birlikte kısmi dava açıldığı ve zaman aşımı süresi içinde talebin ıslahla artırıldığı kabul edilebilir. Bilirkişi raporunda, davacının 2006-2007,2007-2008,2008-2009 akademik yılı yaz öğretimi ücreti olarak toplam 7.140,00 TL ödediği, bunu davalıdan geri isteyebileceği, ancak 2009-2010 akademik yılı yaz öğretimi ücretini (dosyada mevcut belgelere göre 3.360,00 TL) geri istemesinin mümkün olmadığı belirtildikten sonra, davacı vekili talebini geri isteyebilecekleri miktarda sınırlı şekilde 5.140,00 TL daha artırarak toplam 7.140,00 TL ‘nın tahsilini talep etmiştir. 2009-2010 yılı yaz okulu öğretim ücretini de (3.360,00 TL) dava dilekçesinde talep etmesine rağmen, bilirkişi raporunda bu ücretin geri iadesi istenemez şeklinde görüş bildirildiği için bu yönden davasını ıslah etmemiştir. TMK ‘nun 2. maddesi hükmü gereğince herkes haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorundadır. Bu durumda dava dilekçesinden açıkça talepler arasında bulunduğu anlaşılan 2009-2010 akademik yılına ait yaz okulu ücreti (3.360,00 TL ) yönünden davanın kısmen reddedildiğinin kabulü ile duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettiren davalı yararına reddedilen miktar üzerinden AAÜT uyarınca vekalet ücretine hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından davacı vekilinin katılma yolu ile istinaf talebinin esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-)Yukarıda 1 nolu bentte açılanan nedenlerle davalı B. Üniversitesi Rektörlüğü vekilinin istinaf taleplerinin kabulü ile HMK’nın 353/1-b-2 maddesi hükmü uyarınca, Ankara Batı 3. Tüketici Mahkemesi’nin 08.11.2016 tarihli, 2014/70 esas – 2016/797 karar sayılı kararının kaldırılmasına,
2-)Yukarıda 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı İlkim G. Y. vekilinin katılma yolu ile istinaf talebinin HMK ‘nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine,
3-)Dairemiz gerekçe kısmında açıklanan sebeplerle, davacının davasının reddine,
4-)Davacı tüketici olup, 4077 Sayılı Yasanın 23/2 maddesine göre harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
5-)Davalı dava ve duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince 1.260,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-)Davacı tarafından yapılan 273,85 TL yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına, davacı tarafça yargılama aşamasında ilk derece mahkemesi veznesine yatırılan gider avansından varsa artan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
7-)Davalı üniversite rektörlüğünce yatırılan 487,73 TL istinaf karar harcı ve 85,70 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının (davalı harçtan muaf olduğundan) karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davalıya iadesine,
8-)Davalı tarafça yapılan 49,40 TL , istinaf yargılama giderlerinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-)Davalı tarafından yatırılan toplam 130,00 TL istinaf gider avansından artan kısmın karar kesinleştiğinde davalıya iadesine,
10-)Davacı tarafça istinaf gider avansı yatırılmadığı anlaşıldığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
11-)Kararın taraflara tebliği, harç ve gider avansı iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dair , dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, 03.05.2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Related Posts
25 Ocak 2021