Boşanma Davası Ve Tasarruf Yetkisinin SınırlandırılmasıYargıtay2. Hukuk Dairesi
Esas : 2018/5209Karar : 2019/2389 Karar Tarihi : 07.03.2019
“İçtihat Metni”MAHKEMESİ : Asliye Hukuk (Aile) MahkemesiDAVA TÜRÜ : Boşanma-Tasarruf Yetkisinin Sınırlandırılması
Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; bozulmasına dair Dairemizin 19.04.2018 gün ve 2016/16130-2018/5332 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanunun 26.09.2014 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ila 454. madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir.Temyiz ilamında yer alan açıklamalara göre Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 440. maddesinde sayılan sebeplerden hiçbirisine uygun olmayan karar düzeltme isteğinin REDDİNE, aynı Kanunun 442/3. maddesi gereğince; bu maddede gösterilen para cezasının miktarı 5252 sayılı Kanunun 4. maddesiyle artırıldığından ve aynı yasanın 7. maddesiyle; ceza, idari para cezasına dönüştürüldüğünden, 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun 17. maddesinin 7. fıkrasıyla da idari para cezaları her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yıl uygulanan miktarın, o yıl için belirlenmiş olan yeniden değerleme oranında artırılarak uygulanacağı öngörülmüş olmakla, bu suretle hesaplanan 315.00 TL. idari para cezasının ve Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 92.50 TL. ilam harcının karar düzeltme talep edene yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
Davacı kadın tarafından açılan evlilik birliğinin sarsılması sebebine (TMK m. 166/1) dayalı boşanma davasının, erkeğin boşanmaya sebep olan olaylarda kusurlu olduğu kabul edilerek kabulüne karar verilmiş, hükmün davalı erkek tarafından temyizi üzerine Dairemizin 19.04.2018 tarihli ilamı ile “Davacı kadının, daha önce … 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/68 esas sayılı dosyasında 19.02.2013 tarihinde açtığı boşanma davasında davanın kabulüne karar verilmiş, işbu karar kesinleşmeden davacı kadın tarafından 21.05.2013 tarihinde davadan feragat edilmiştir. Feragatle, kadın erkekten kaynaklanan ve mahkemece erkeğe kusur olarak yüklenen önceki olayları affetmiş veya en azından hoşgörü ile karşılamıştır. Affedilen veya hoşgörü ile karşılanan olaylar taraflara kusur olarak yüklenemez. Davalı erkeğin bu davanın açıldığı tarihten sonra başkaca kusurlu davranışı ispatlanamamıştır. Gerçekleşen bu durum karşısında davanın reddi gerekirken, yazılı şekilde boşanmaya karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır” gerekçesiyle; hükmün bozulmasına karar verilmiş ve davacı kadın tarafından karar düzeltme talebinde bulunulmuştur. Davacı kadın tarafından işbu boşanma davasından önce 19.02.2013 tarihinde açılan ve feragat edilen önceki dava anlaşmalı boşanma davası olup, davacı kadının anlaşmalı boşanma davasında dayanılan bir olgu ve vakıa yoktur. Bu nitelikteki davadan feragat, anlaşma iradesinden dönme niteliğindedir ve dayanılan bir vakıa mevcut olmadığı için vakıaları affetme diye bir sonuç da olamaz. Açıklanan sebeplerle davacı kadının anlaşmalı boşanma davasından feragat etmesinin erkeğin kusurlarını affettiği veya hoşgörü ile karşıladığı, bu sebeple de davanın reddine karar verilmesi gerektiği yönündeki değerli çoğunluğun görüşüne katılmıyorum.
Daha fazla bilgi için doğrudan 05321670913 numaralı telefondan veya diğer iletişim yollarından irtibata geçebilirsiniz.
Related Posts
24 Ocak 2021
Araç İşleten, Onarım İçin Bırakılan Aracın Sebep Olduğu Zararlardan Sorumlu Değildir
Daha fazla oku
25 Ocak 2021
Davacının Tanık Olduğu Dosyada Fazla Çalışma Konusunda Bildirdiği Maddi Vakıa Kendisini Bağlayıcıdır
Daha fazla oku
27 Ocak 2021