Suç şüphesi altındaysanız, hakkınızda yakalama işlemi yapılmış olsun veya olmasın, bir avukatı vasıtasıyla savunma yapmaya başlayabilirsiniz. Eğer suçun mağduruysanız aynı şekilde şikayet hakkınızın etkin bir biçimde savunulması için ceza avukatına başvurabilirsiniz.
Bir Suç İle Suçlandığımda Yanımda Bir Ceza Avukatı Olmasını İsteyebilir Miyim?
Soruşturma, suç işlendikten sonra başlayan bir faaliyettir. Polis, Jandarma ve Savcılığın suç işlediğinize dair suçlamasıyla savunma hakkınız da başlar. Suçlamanın tarafınıza yöneltilmesiyle ceza avukatının hukuki yardımından yararlanma hakkınız da doğar.
Suçlama yöneltilmeden doğrudan şahsınızın özgürlüğünü kısıtlama yönünde herhangi bir işlem yapılması (örn, yakalama, gözaltına alma, arama işlemi yapılması) halinde de savunma hakkınız doğar ve ceza avukatından hukuki yardım isteyebilirsiniz. Talep etmeniz halinde polis veya jandarma avukatınızın katılımı olmadan ifadenizi alamaz.
Hakkınızda suç şüphesi varsa ceza hukuku anlamında “şüpheli” durumuna geçersiniz. Soruşturma aşamasında, yani suç isnadının yapıldığı andan bir iddianameyle dava açılmasına kadar geçen sürede şüpheli sıfatı devam eder. Ceza avukatı, suç isnadının yapılmasından itibaren şüpheli veya sanığa hukuki yardım yapabilir. Soruşturma veya kovuşturmanın tüm aşamalarında şüpheli veya sanığı temsilen savunma görevini ifa edebilir.
Ceza Avukatı Hakkımdaki İddiaları İçeren Dosyayı İnceleyebilir Mi?
Ceza avukatının dosya inceleme yetkisi hem Ceza Muhakemesi Kanunu hem de Avukatlık Kanunu’ndan kaynaklanan mesleki bir haktır. Bu nedenle hakkınızdaki her türlü işlem evrakını (beyanlar, tutanaklar, görüntü veya kamera kaydı, raporlar vs.) inceleme hakkına sahiptir. Uygulamada her ne kadar avukatların dosya inceleme hakkına sınırlar konulmaya çalışılsa da bu hak savunma hakkının vazgeçilmez bir parçasıdır.
Ceza Avukatının Dosya İncelemesi Ve Savunma Yapabilmesi İçin Vekaletname Gerekir Mi?
Ceza avukatının dosya incelemek ve şüphelinin savunmasını yapmak için vekaletnameye ihtiyacı yoktur. Vekaletname, yalnızca dosyada bulunan evraklardan suret almak için gereklidir. Avukat, soruşturma aşamasında savunma hakkınızı kullanmanız için gerekli her türlü işlemi vekaletname olmadan yapabilir. Ceza avukatı, hakkınızda yakalama, gözaltı, tutuklama gibi işlemler yapıldığında tüm haklarınızı (susma hakkı, lehinize olan delilleri toplama hakkı, yakalama, gözaltı gibi işlemlere itiraz hakkı ) öncelikle size anlatacak, daha sonra bu hakları etkin bir şekilde kullanabilmeniz için savunma yapacaktır.
Gözaltındayken Ceza Avukatıyla Görüşebilir Miyim? Ceza Avukatı Hangi Aşamalarda Savunmama Katılabilir?
Suç şüphesi altında olan kişi yakalanmış veya gözaltına alınmışsaiyi bir avukat ile kimsenin konuşmaları duyamayacağı ayrı bir avukat görüşme odasında görüşme hakkına sahiptir. Savunma faaliyeti de kişiye suç isnadının yapılmasından itibaren başlar, teknik olarak bu aşamadan itibaren avukat müvekkilinin savunmasını yapmaya başlar.
Ceza avukatı, şüphelinin kendisine verdiği her türlü bilgiyi meslek sırrı olarak saklamak zorundadır. Avukatlar, avukatlık mesleğini bıraksalar dahi mesleki sırrın saklanması süresiz olup yaşam boyu devam eder. Şüpheli ile avukatı arasında yapılan görüşmede savunmanın çerçevesi tartışılır, şüphelinin en iyi ne şekilde savunulabileceği kararlaştırılır.
Ceza avukatı, polisin (veya başka bir kolluk görevlisinin) ifade alma işlemi sırasında şüpheli ile birlikte hazır bulunur. Avukat, ifade alma işleminde, şüphelinin yerine geçerek sorulara cevap veremez, sadece hukuki yardımda bulunur. Polisin ifade alma işlemi akabinde şüpheli serbest bırakılmazsa, adliyede savcılığa çıkarılacaktır.
Savcılık aşamasında da ceza avukatı, şüphelinin savunmasını yapacaktır. Ceza avukatı, tüm aşamalarda şüpheliyle kimsenin duyamayacağı bir şekilde görüşme hakkına sahiptir. Savcılık şüpheliyi serbest bırakmazsa şüpheli, tutuklama veya adli kontrol istemiyle Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk edilir. Hakim, şüphelinin sorgusunu yaparken avukat da sorgu da hazır bulunur. Şüphelinin sorgusu ve savunması yapıldıktan sonra hakim şüphelinin tutuklanmasına karar verirse, şüpheli cezaevine konulur. Tutuklama kararına 7 gün içinde itiraz edilebilir.
Tutuklamaya itiraz, kişi özgürlüğünü sınırlayan mahkeme kararlarına karşı ceza avukatı tarafından yapılan en önemli başvuru biçimidir. Avukat, şüpheli veya sanığın özgürlüğünü ilgilendiren tüm işlemlere karşı şüpheliyi temsilen itiraz edebilir.
Ceza avukatı, müvekkili tutuklandığı takdirde kendisiyle cezaevinde konuşulanların duyulamayacağı özel bir mekanda yüz yüze görüşebilir. Cezaevinde görüşme sayısına ilişkin herhangi bir sınırlama olmadığı gibi vekalet ibrazı da gerekli değildir.
Ceza Avukatı ve Soruşturmanın Gizliliği Kavramı
Her soruşturma işlemi kural olarak gizlidir. Ancak gizlilik soruşturmanın tarafı olmayan sujeler açısından geçerlidir. Yani, soruşturmanın gizli olması ceza avukatı tarafından dosyanın incelenmesine engel bir durum değildir.
“Kısıtlama kararı” kavramı ile “soruşturmanın gizliliği kavramı tamamen birbirinden farklı kavramlardır. Dosyadaki evrakın incelenmemesi için Kısıtlama kararı verildiğinde, artık o evrak ceza avukatı tarafından da incelenemez. Ancak, mahkeme tarafından verilen bir kısıtlama kararı yoksa, sadece soruşturmanın gizliliği gerekçe gösterilerek ceza avukatı tarafından dosyanın incelenmesi ve örnek alınması engellenemez.
Ceza Davası Nedir? Nasıl Açılır?
Ceza davası, suç işlediği konusunda yeterli şüphe olan kişiler aleyhine kovuşturma yapılması için açılan davadır. Ceza davası, ancak Cumhuriyet savcılığı tarafından açılabilir. Müşteki işlenen herhangi bir suç ile ilgili şikayet hakkını kullandığında veya kendiliğinden araştırılması gereken bir suç işlendiğinde Cumhuriyet savcısı soruşturma yaparak kamu davası açmaya gerek olup olmadığını araştırır. Soruşturma konusu suçun işlendiğine dair yeterli şüphe sebepleri ve delil varsa, Cumhuriyet savcısı bir iddianame düzenleyerek asliye ceza mahkemesi veya ağır ceza mahkemesi nezdinde ceza davası açar. İddianamede, sanığın suçlandığı fiil ve kanun maddesi belirtilerek yargılanması talep edilir.
Mahkemede Duruşma Hazırlığı Aşamasında Ceza Avukatı
Şüpheli serbest bırakılsa da tutuklansa da suç işlediğine dair yeterli şüphe varsa hakkında Asliye Ceza Mahkemesi, Ağır Ceza Mahkemesi veya diğer özel nitelikli suçlara bakmakla görevli mahkemelerde suçlamanın ayrıntılarını içeren bir iddianameyle dava açılır. Mahkeme dava dosyası kendisine gelir gelmez dava dosyasını inceleyerek yapılacak işlemleri, duruşma gününü, dosyada tutuklu sanık varsa tutukluluk hallerine ilişkin kararını içeren “tensip zaptı” adı verilen bir belge düzenler.
Ceza muhakemesi hukukunda, mahkemenin yaptığı bu işlemlerin yer aldığı safhaya duruşma hazırlığı safhası denilmektedir. Ceza avukatı, tensip zaptı düzenlenmeden önce bir dilekçeyle iddianamenin iadesini talep edebilir. Talebi kabul edilirse iddianame iade edilir, eksiklikler giderildikten sonra yeniden dava açılır.
Sanık Nedir? Hangi Aşamadan İtibaren Sanık Olunur?
Dava açıldıktan sonraki aşamada “şüpheli” olan şahıs “sanık” konumuna geçer. Sanık hakkında mahkemede yargılama yapılarak beraat, mahkumiyet veya bunlar dışında hukuki sonuç doğuran bir karar verilecektir. Ceza avukatı yargılamanın tüm aşamalarında sanığı savunacak, gerekli hukuki yardımda bulunacaktır.
Tutuksuz yapılan duruşmalarda sanık sorgusu yapıldıktan sonra duruşmalara katılmak istemeyebilir. Duruşmalara katılmak istemeyen sanık için mahkemeden “duruşmadan vareste tutulma” kararı vermesi talep edilir. Mahkeme sanığın duruşmadan vareste tutulmasına karar verirse sanık yerine sadece ceza avukatının duruşmaya katılımı yeterlidir.
Duruşmalar delillerin tartışıldığı, sanık, müşteki ve tanıkların dinlendiği yargılamanın sözlü bölümüdür. Duruşmada söylenen sözler, talepler, iddia ve savunmalar kural olarak duruşma tutanağına geçirilir. Ceza avukatı, duruşmalarda gerek sözlü gerekse yazılı bir şekilde müvekkilini savunacaktır.
Ceza avukatı, ceza davası müvekkilinin arzu ettiği sonuç dışında karara bağlanırsa, kararı temyiz edecektir. Mahkemede görülen dava karara bağlanıncaya, temyiz aşamasında temyiz incelemesi yapılıp sonuçlanıncaya kadar müvekkilinin savunmasını yapacaktır.
Ceza Avukatı Ve Ceza Davası
Ceza avukatı, aldığı ceza davası dosyasını özenle inceler, dava dosyasında önemli noktalara dair notlar alarak bu bilgileri müvekkili ile paylaşır. Ceza davası dosyasında müvekkili lehine veya aleyhine yer alan her türlü bilgiyi müvekkiline aktarır. Ceza yargılaması tarafların delilleri tartıştığı, gerektiğinde yeni delil sunduğu önemli bir süreçtir. Bu süreçte ceza avukatının hukuki yardımı birçok güçlüğün aşılmasına yardımcı olur.
Her avukat bilir ki bir ceza davası yargılanan kişinin temel hak ve özgürlüklerine doğrudan müdahaleyle sonuçlanabilecek bir süreç başlatır. Bu nedenle avukat-müvekkil ilişkileri karşılıklı bilgilendirme temelinde, şeffaf bir şekilde yürümelidir.
Ceza Davalarında Ceza Avukatı Tutmak Zorunlu Mudur?
Türkiye’deki hukuk sisteminde zorunlu avukatlığın kapsamı yasayla tanımlanmıştır. Buna göre, yaşı küçük olanlar, kendini savunamayacak ölçüde malul, sağır ve dilsiz olan şüpheli, sanık veya müştekiler ile alt sınırı 5 yıldan fazla olan bir suçtan yargılanan şüpheli veya sanıklar ceza avukatı tutmak zorundadır. Avukat tutmaya maddi gücü yeterli olmayan vatandaşlar için Barolar tarafından ücretsiz avukat atanır.
Yasa, avukat zorunluluğu arasın veya aramasın, ister müşteki olarak ister sanık olarak bir ceza davasının tarafı olan kişilerin ceza avukatından profesyonel yardım almaları yargılama sürecine daha aktif katılmalarını sağlar. Bir avukattan hukuki yardım almak, yargılama sırasında meydana gelecek usul hatalarını, yanlış anlamaları ortadan kaldırır. Hakkın etkin bir şekilde ileri sürülmesini sağlar.
Ceza Avukatı Delil Toplama Yetkisine Sahip Midir?
Deliller maddi gerçeği ortaya çıkarmaya yarayan en önemli ceza muhakemesi araçlarıdır. Delillere ulaşma olanağına sahip olmak, etkili bir savunma için zorunludur. Ceza avukatı, delil toplama konusunda bazı mesleki haklara sahiptir. Tüm kamu kurumları, avukatın istediği belgeleri incelemesine sunmakla yükümlüdür. Uygulamada, delillerin büyük bir kısmı soruşturma aşamasında savcılık aracılığıyla kovuşturma aşamasında mahkeme aracılığıyla istenmektedir.
Ceza avukatı, müvekkilinin lehine olan ve müvekkili tarafından kendisine verilen veya kendisinin ulaştığı tüm delilleri soruşturma aşamasında savcılığa, kovuşturma aşamasında mahkemeye sunabilir.
Ceza Avukatı Tarafların Yerine Beyanda Bulunabilir Mi?
Ceza davasında olaya dair anlatımı taraflar yapmak zorundadır. Taraflar duruşmaya gelip yaşanan olayı anlattıktan sonra davayı ceza avukatı aracılığıyla takip edebilirler. Yargıç her iki tarafı dinler, diğer delillerle birlikte olayın nasıl gerçekleştiğini anlamaya çalışır.
Avukat, tarafların yerine geçerek olay anlatımında bulunamaz. Ceza muhakemesinin amacı olan maddi gerçeğe ulaşılabilmesi için mevcut yargılama sisteminde, olay ile ilgili söyleyecekleri ‘beyan delili’ teşkil edenler olayı doğrudan anlatabilir. Suç işlendiği iddiasıyla açılan ceza davasında yargılama konusu olay ile ilgili beyanda bulunma hak ve ödevi, tanık, sanık, mağdur veya müştekiye aittir. Ancak, ceza avukatı olaya dair beyanları değerlendirebilir, anlatımlardaki çelişkileri, savunduğu tarafın iddiasını doğrulayan argümanları ortaya koyabilmek için beyanları tekrar anlatabilir.
Dava İle İlgili Tebligatlar Ceza Avukatına Mı Bizzat Şahsıma Mı Yapılır?
Ceza avukatı, müvekkili yerine her türlü yazı ve tebligatı alabilir. Mahkeme veya savcılık da soruşturma ve kovuşturma ile ilgili her türlü tebligatı avukata yapmak zorundadır. Yukarıda açıkladığımız üzere ceza avukatı müvekkili yerine geçip beyanda bulunamaz. Bu nedenle, mahkemede veya savcılıkta müvekkile ait beyanın alınması zorunluluk arzediyorsa tebligat avukata değil, bizzat müvekkile yapılmalıdır. Onun dışındaki tüm işlemlerde tebligatlar ceza avukatına yapılmak zorundadır, aksi taktirde tebligat usulsüz hale gelir. Temyiz, itiraz gibi haklar için taraflara verilen süreler işlemeye başlamaz.
Ceza Avukatı ve İnfaz Hukuku
Ceza avukatı, sadece mahkemede savunma yapan bir suje değildir, aynı zamanda mahkeme tarafından verilen hükmün hukuka uygun olarak infaz edilip edilmediğinin de güvencesidir. Cezanın verilmesi yargısal, cezanın infazı ise idari bir süreçtir. İdare mahkeme tarafından verilen cezayı ağırlaştıran müeyyideler uygulayamaz. Mahkeme kararında belirtilen ceza insan onuruna ve infaz hukukuna uygun yerine getirilmelidir. İşte ceza avukatı tüm infaz sürecinin hukuka uygun yürütülüp yürütülmediğini denetleme yetkisine sahiptir.
İnfaz aşamasında kanunların yanlış yorumu nedeniyle birçok hak kaybı yaşanmaktadır. Örneğin, Türkiye’de son dönemde sık sık denetimli serbestlik yasası ve açık cezaevine geçiş şartları değişmektedir. Ceza avukatı, hükümlü müvekkilinin haklarını infaz aşamasında da koruyarak etkin bir hukuki yardım yapmaktadır.
En İyi Ceza Avukatı, Ağır Ceza Avukatı Gibi Söylemlere İtibar Etmeli Miyim?
Yazımızın ilk paragrafında da anlattığımız üzere Türkiye’de avukatlık mesleği branşlaşmış değildir. Bu nedenle, en iyi ceza avukatı veya ağır ceza avukatı gibi tanımlamalar bir gerçeği ifade etmez. Bu söylemler halk dilinde yerleşmiş olmasına rağmen avukatlık mesleğinde herhangi bir karşılığı yoktur. Ceza avukatı, ilgilendiği ceza davasını avukatlık meslek kurallarına göre takip eder. Yazımızın giriş kısmında da belirttiğimiz üzere, ceza soruşturma ve davalarını takip eden avukata ceza avukatı dememizin nedeni anlaşılır olma kaygısıdır. Yoksa, avukatlık mesleğinin başına konulan sıfatların bir anlamı bulunmamaktadır.
Ağır Ceza Avukatları ve Mesleki Faaliyet
Ceza avukatları, avukatlık mesleğinin en netameli alanlarından birinde çalışmaktadır. Bu alan, avukatın özel ve sosyal hayatı ile iş hayatı arasında bir düzen ve disiplin oluşturmasını zorunlu kılar. İnsanlar bir soruşturma veya ceza davasına muhatap olduklarında ceza avukatının hukuki yardımına ihtiyaç duyarlar. Bu nedenle ceza avukatları, müvekkilleri hakkında herhangi bir zamanda yapılan ve aciliyet arz eden soruşturma işlemleri ile uğraşmak zorunda kalabilmektedirler.
Ceza avukatlarınin iş akışının düzensizleşmesine karşı önlem alması ve acil soruşturma işlemleri için hazırlıklı olması gerekir. Yukarıda ifade ettiğimiz bazı soruşturma işlemleri gece vakti dahi yapılabilmektedir. Bu nedenle ağır ceza avukatı olmak, kişinin mesleğine uygun bir yaşam tarzı edinmesini gerektirir.
Ağır ceza avukatı, bir ülkede işlenen en önemli suçlara dair davalarda savunma görevini yapan kişidir. Ağır ceza avukatları, kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkına yapılan ceza hukuku müdahalesinin, hukuk devleti ilkelerine ve kanuna uygun yapılmasını temin etmek için donanımlı olmalıdır. Ağır ceza avukatı, güncel hukuki gelişmeleri anı anına takip ederek mevzuattaki gelişmelerin yargılamaya olası etkilerini de müvekkili olan sanık veya mağdurun savunma hakkı çerçevesinde değerlendirmelidir.
Ağır Ceza Avukatı ve Mesleki Sır/Gizlilik
Ceza davası veya soruşturmasına muhatap olan kişiler kendileri hakkındaki süreçlerin belli bir gizlilik içinde devam etmesini isterler. Gizlilik talebi, savunma hakkı ile doğrudan bağı olan ağır ceza avukatı tarafından da hassasiyetle değerlendirilmesi gereken bir konudur. Ağır ceza avukatı, kendi hukuk bürosunda çalışan herkese gizlilik konusunda mutlaka eğitim vermelidir.
Meslek sırrı, avukatlık bürolarının dikkat etmesi gereken en önemli meslek ilkelerinden biridir. Ağır ceza avukatı da müvekkiliyle ilgili kişisel bilgilerini veya savunmanlık yaptığı davayla ilgili bilgileri sır olarak saklama yükümlülüğündedir. Sır saklama yükümlülüğü tüm özel ve tüzel kişilere karşı geçerlidir. Sır saklama yükümlülüğü polis, jandarma, savcılık vs. gibi kurumlara karşı da geçerlidir.
Kamu kurumlarına karşı müvekkili aleyhine yürüyen bir soruşturma veya ceza davası ile ilgili hiçbir bilgiyi vermemelidir. Ağır ceza avukatının sır saklama yükümlülüğü, avukatlık mesleğini bıraksa dahi ölünceye kadar devam eder.
Ceza avukatı, savunma fonksiyonu ile temel hak ve özgürlüklere yanlış yapılan müdahaleleri önleyerek hukuk devletinin ve özgürlüklerin gelişimine önemli bir katkı sunar.
Bu konu hakkındaki benzer makalelerimiz için tıklayın