Hakkınızda ceza mahkemesinde dava açıldı ve sanık olarak yargılanmakta iseniz, masum olduğunuzu, ceza gerektirir bir eyleminiz olmadığını, dosyada aleyhinizde yeterli delil bulunmadığını düşünseniz dahi özgürlüğünüzü koruyabilmeniz için uzman bir ceza avukatı tarafından etkin şekilde temsil edilmeniz kanaatimce zaruridir. Çünkü hakkınızda dava açılmış olması beraat etmenize kıyasla cezalandırılma ihtimalinizin daha yüksek olduğunu ifade etmektedir.
Dahası mahkeme önünde çekince görmeden ifade ettiğiniz tek bir cümle veya beyan etme gereği duymayarak söylemekten kaçındığınız bir husus mahkumiyetinizin yegane gerekçesi olarak gösterilebilir. Bu nedenle yargılamanın başından sonuna dek nasıl hareket edeceğinizi, hakkınızdaki suçlama ile ilgili ne gibi bir ceza alabileceğinizi, hangi delillerin dosyaya sunulmasının sizi ceza almaktan kurtaracağınızı bilmeniz gerekir.
Hakkınızda hapis cezasına hükmedildikten veya cezanız kesinleştikten sonra göstereceğiniz ciddiyeti ne kadar erken gösterir iseniz o kadar lehinize olacaktır.
Ceza hukuku mevzuatımızın sürekli değişmesi, uygulamalarda eşitlik ve istikrarın sağlanamaması, toplumda adalete duyulan güveni azaltmakta ve ceza mahkemesi önünde sanık sıfatı ile yargılanan veya şikayetçi olarak hakkını arayan kişilerin bir ceza avukatının yardımından yararlanmasını ve ceza avukatı seçimini oldukça dikkatli yapmasını kanaatimce zorunlu kılmaktadır.
Ceza Avukatı Bu Süreçte Ne Yapar?
Sanık veya müşteki/mağdur/katılan taraf olunmasına göre, dava sürecinin yürütülmesi ile yasal hakların kullanılması bu davalarda ileri seviye hukuki tecrübe gerektirmektedir. Zira burada süreç, ilk derece mahkemesindeki yargılama ile birlikte İstinaf ve Yargıtay’daki temyiz aşaması ile bitmemektedir. Bu sürece ilaveten anayasal hakların ihlali durumunda Anayasa Mahkemesine Bireysel Başvuru yapılması da bu sürecin bir parçasıdır.
Tüm bunlara ilaveten gerekmesi durumunda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi başvurusu da yapılmalı ve süreçler sıkı bir şekilde takip edilmelidir. Ayrıca, bu süreçte haksız tutuklama veya gözaltına alınma, maddi bir zarara uğranılması veya kişilik haklarına saldırıyla karşı karşıya kalınabilmektedir. Bu gibi durumlarda oluşan zararın tazmini için gerekli ceza veya hukuk davalarının açılarak, zararın karşılanmasının sağlanması için dahi önemlidir.
Dava dosyasının ve yargılama konusu eylemin detaylı çalışma ve analizlerle değerlendirilerek, en uygun savunmaya yönelik yol haritasının hazırlanması gerekmektedir. Bu süreç lehte olan delillerin aleyhe olan deliller ile birlikte değerlendirilmesini de kapsamaktadır. Hukuki Yol Haritasının belirlenmesi için de; ceza hukuku bilgisi yüksek ve dava sürecine dair deneyimi bulunan ceza avukatına ihtiyaç bulunmaktadır.
Ceza Avukatı Ceza Hukuku Yargılamasına Nasıl Etki Eder?
Diğer hukuk/dava türlerinden farklı olarak ceza hukuku, sonuçları itibariyle son derece karmaşık bir duruma girebilmektedir. Çünkü bu davalarda, bazen suç teşkil eden eylemi gerçekleştiren kişiyle birlikte üçüncü kişiler de olumsuz etkilenebilmektedir. Özellikle eylem sonucunda zararın meydana geldiği durumlarda, sanıkla birlikte eylemle hiçbir ilgisi olmayan üçüncü kişiler, zararı tazmin yükümlülüğünde kalabilmektedirler.
Bu duruma, işyerinde meydana gelen yaralama veya ölüm, trafik kazası nedeniyle meydana gelen maddi zarar, yaralanma ve ölüm halleri verilebilir. Bu tür durumlarda sorumlu tutulabilme koşulları gerçekleştiğinde işveren, şirket sahipleri veya araç sahipleri de zarardan sorumlu tutulabilmektedir.
Bu özelliği dolayısıyla da ceza hukuku kapsamındaki dava süreçlerinin (soruşturma-kovuşturma-istinaf-temyiz) yönetimi hassasiyet gerektirmektedir. Tüm süreçlerde; savunma, başvuru veya delil toplanmasına yönelik gerekli işlemlerin yapılması, olası hak kayıplarının engellenmesi açısından büyük bir önem taşımaktadır. Bu nedenle ceza hukukundaki soruşturma ve kovuşturma aşamalarının; mutlaka ceza hukukuna hakim olan avukatlar ile takip edilmesi gerekmektedir. Ceza avukatı hukuki bilgisi ve tecrübesi ile tüm süreci müvekkili açısından olumlu etki oluşturacak şekilde yönetir ve pozitif katkıda bulunur.
Bir suç ile suçlandığımda yanımda bir ceza avukatı olmasını isteyebilir miyim?
Soruşturma, suç işlendikten sonra başlayan bir faaliyettir. Polis, Jandarma ve Savcılığın suç işlediğinize dair suçlamasıyla savunma hakkınız da başlar. Suçlamanın tarafınıza yöneltilmesiyle ceza avukatının hukuki yardımından yararlanma hakkınız da doğar. Suçlama yöneltilmeden doğrudan şahsınızın özgürlüğünü kısıtlama yönünde herhangi bir işlem yapılması (örn, yakalama, gözaltına alma, arama işlemi yapılması) halinde de savunma hakkınız doğar ve ceza avukatından hukuki yardım isteyebilirsiniz. Talep etmeniz halinde polis veya jandarma avukatınızın katılımı olmadan ifadenizi alamaz.
Hakkınızda suç şüphesi varsa ceza hukuku anlamında “şüpheli” durumuna geçersiniz. Soruşturma aşamasında, yani suç isnadının yapıldığı andan bir iddianameyle dava açılmasına kadar geçen sürede şüpheli sıfatı devam eder. Ceza avukatı, suç isnadının yapılmasından itibaren şüpheli veya sanığa hukuki yardım yapabilir. Soruşturma veya kovuşturmanın tüm aşamalarında şüpheli veya sanığı temsilen savunma görevini ifa edebilir.
Ceza avukatı hakkımdaki iddiaları içeren dosyayı inceleyebilir mi?
Ceza avukatının dosya inceleme yetkisi hem Ceza Muhakemesi Kanunu hem de Avukatlık Kanunu’ndan kaynaklanan mesleki bir haktır. Bu nedenle hakkınızdaki her türlü işlem evrakını (beyanlar, tutanaklar, görüntü veya kamera kaydı, raporlar vs.) inceleme hakkına sahiptir. Uygulamada her ne kadar avukatların dosya inceleme hakkına sınırlar konulmaya çalışılsa da bu hak savunma hakkının vazgeçilmez bir parçasıdır.
Ceza Davası Nedir? Nasıl Açılır?
Ceza davası, suç işlediği konusunda yeterli şüphe olan kişiler aleyhine kovuşturma yapılması için açılan davadır. Ceza davası, ancak Cumhuriyet savcılığı tarafından açılabilir. Müşteki işlenen herhangi bir suç ile ilgili şikayet hakkını kullandığında veya kendiliğinden araştırılması gereken bir suç işlendiğinde Cumhuriyet savcısı soruşturma yaparak kamu davası açmaya gerek olup olmadığını araştırır.
Soruşturma konusu suçun işlendiğine dair yeterli şüphe sebepleri ve delil varsa, Cumhuriyet savcısı bir iddianame düzenleyerek asliye ceza mahkemesi veya ağır ceza mahkemesi nezdinde ceza davası açar. İddianamede, sanığın suçlandığı fiil ve kanun maddesi belirtilerek yargılanması talep edilir.
Bu konu hakkında benzer makaleler için tıklayın
Aklınıza takılan tüm soruları sorabilirsiniz. Yorum yapmaktan çekinmeyin.