SANIĞIN KAÇMASI VE SABIKASI CEZALANDIRMAK İÇİN YETERLİ DEĞİLDİRGaziantepBölge Adliye Mahkemesi5. Ceza Dairesi
Esas : 2016/1Karar : 2016/2Karar Tarihi : 21.9.2016
• UYUŞTURUCU MADDE TİCARETİ YAPMAK (Sanıkda Ele Geçirilen Miktarın Bir Kişinin Yıllık Kullanım Sınırları Dahilinde Az Olduğu – Geçmiş Sabıkasının Ticari Amaçla Hareket Ettiğinin Delili Sayılamayacağı/Kaçmasının ve Suçlamayı Kabul Etmemesinin Eylemini Değil İkrarda Bulunmamasını Cezalandırmak Anlamında Bir Uygulamaya Yol Açabileceği)• SABIKANIN YENİ OLAYDA DELİL SAYILAMAYACAĞI (Uyuşturucu Madde Ticareti Yapmak – Sanığın Kaçmasının ve Suçlamayı Kabul Etmemesinin Eylemini Değil İkrarda Bulunmamasını Cezalandırmak Anlamında Bir Uygulamaya Yol Açabileceği/Sanıkda Ele Geçirilen Miktarın Bir Kişinin Yıllık Kullanım Sınırları Dahilinde Az Olduğu/Mahkumiyete Yeter Kesin ve İnandırıcı Delil Olmadığı)
• KULLANMAK İÇİN UYUŞTURUCU MADDE BULUNDURMA (Sanıkda Ele Geçirilen Miktarın Bir Kişinin Yıllık Kullanım Sınırları Dahilinde Az Olduğu – Kaçmasının ve Suçlamayı Kabul Etmemesinin Eylemini Değil İkrarda Bulunmamasını Cezalandırmak Anlamında Bir Uygulamaya Yol Açabileceği/Geçmiş Sabıkasının Ticari Amaçla Hareket Ettiğinin Delili Sayılamayacağı)5237/m.188/3, 4-b
ÖZET : Sanıktan ele geçirilen uyuşturucu maddenin miktarı, bir kişinin yıllık kullanım sınırları dahilinde azdır. Sanığın uyuşturucu madde ticareti yaptığına dair, fiziki ve teknik bir takip olmadığı gibi ayrıca uyuşturucu madde ticareti yaptığına dair fiili bir durum tespiti de yoktur. Adli Tıp Kurumu’nca düzenlenmiş rapordan idrarında cannabinoid ve anfetamin bulunduğu saptandığı için hakkında ayrıca kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan soruşturma yürütülen sanığın, geçmiş sabıkasının somut olayda da ticari amaçla hareket ettiğinin delili sayılamaz.
Tüm cezalardan kurtulmak amacıyla kaçmasının ve suçlamayı kabul etmemesinin asıl eylemini değil, ikrarda bulunmamasını cezalandırmak anlamında bir uygulamaya yol açabileceği tüm dosya kapsamından tespit edilmiş olmakla, sanığın eyleminin esasen kullanmak amacıyla uyuşturucu madde bulundurmak suçunu oluşturduğu, ancak soruşturma aşamasında olay günü sanığın idrarında tespit edilen uyuşturucu madde nedeniyle sanık hakkında kullanmak amacıyla uyuşturucu madde bulundurmak suçundan dolayı dosyanın tefrik edilip bu suçtan dolayı ayrı bir soruşturmanın sanık hakkında yapılmış olduğu da nazara alınarak, sanık hakkında atılı uyuşturucu madde ticareti yapmak suçunu işlediğine ve savunmasının aksini ispatlar her türlü şüpheden uzak, mahkumiyetine yeter, kesin ve inandırıcı delil olmadığından sanığın yüklenen suçu işlediğinin sabit olmaması sebebiyle beraatına karar verilmesi gerekir.
DAVA VE KARAR : Elazığ 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nce verilen hükme karşı sanık müdafii tarafından istinaf yoluna başvurulmakla, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dairemizce yapılan açık yargılama sonucunda;
İDDİA : Elazığ C.Başsavcılığı’nın 23.06.2016 tarihli 2016/8906 soruşturma 2016/2913 Esas sayılı iddianamesiyle sanık E. H. hakkında uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma veya sağlama suçundan TCK’nun 188/3., 188/4-b., 63., 53., 54., 58. maddeleri gereğince cezalandırılması için Elazığ 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ne kamu davası açılmıştır.
Elazığ 1. Ağır Ceza Mahkemesi Hükmü: Sanık E.H.’in üzerine atılı bulunan uyuşturucu madde ticareti suçu sabit görülerek eylemine uyan 6545 sayılı yasa ile değişik TCK’nun 188/3., 188/4-b., 62., 52/2., 53/1., 58/6., 63., 54., maddelerinin uygulanması suretiyle 12 yıl 6 ay hapis ve 1.500 TL. adli para cezası ile cezalandırılmasına, verilen adli para cezasının 15 eşit taksitte ödenmesine, TCK’nun 53. maddesi uyarınca hak mahrumiyetine, suça konu uyuşturucu maddenin müsaderesine, karar verilmiştir.
SAVUNMA : Sanığın soruşturma aşamasında kollukta ve sorguda alınan savunmalarında mahkemedeki savunmalarını teyit eder nitelikte beyanda bulunmuştur.
İlk derece mahkemesinde alınan savunmasında: “Ben cezaevinde yattım, tahliye oldum, 50 TL. karşılığında bir satıcıdan bunu 3 fişek olarak aldım, Polisler beni gördüler, silah çekip bine gazı sıktılar, bende kaçmak zorunda kaldım. Ben tahliye olduktan 3 gün sonra bu uyuşturucu maddeyi aldım. Ben 3 günde 200 TL para kazandım. Sonra abimin arkadaşından da 50 TL. para aldım. Ben içiciyim, pişmanım tedavi görmek istiyorum.” şeklinde savunmada bulunmuştur.
DELİLLER : İddia, sanım savunması, tutanak mümzii O. A.’ın beyanı, 12.06.2016 tarihli olay yakalama muhafaza altına alma teslim tutanağı, 2016/1521, 2016/1675 sayılı emanet eşya makbuzları, Elazığ Emniyet Müdürlüğü Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü Parmak İzi Geliştirme Laboratuarı Büro Amirliği’nin 20.06.2016 tarih 2016/467 sayılı ekspertiz raporu, Elazığ Emniyet Müdürlüğü Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü Kimlik Tespit Büro Amirliği’nin 23/06/2016 tarih 2016/561 sayılı ekspertiz raporu, kolluk güçleri tarafından tutulan 12/06/2016 tarihli tutanak, Malatya Adli Tıp Grup Başkanlığı’nın 30/06/2016 tarih 2016/1558/1089/323 sayılı suça konu uyuşturucu maddeye ait rapor, üst arama tutanağı, Sanığa ait doktor raporu, ön inceleme ve tartı tutanağı, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı.
İDDİA MAKAMI ESAS HAKKINDA MÜTALAA : Sanık hakkında her ne kadar uyuşturucu ticareti yapmak suçundan mahkûmiyet kararı verilmiş ise de, tüm dosya kapsamından ve ele geçirilen uyuşturucu madde miktarından eylem satışa yönelik olmayıp, kullanmaya yönelik olduğunun kabulünün gerektiği, bu suretle sanığın üzerine atılı uyuşturucu ticareti suçunu işlemediği anlaşıldığından, atılı suçtan beraatına karar verilmesi kamu adına talep ve mütalaa olunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Olay günü Elazığ Asayiş Şube Müdürlüğü’ne bağlı ekiplerin Kazım Karabekir Lisesi bahçesi içerisinde yaptıkları kontrolde sanığın polisleri görmesi üzerine kaçmaya başladığı, sanığın kaçmaya devam etmesi üzerine Sanayi Mah. Mevlana caddesi üzerinde cebinden çıkardığı beyaz kâğıda sarılı vaziyette bir şeyler yere attığının görüldüğü, sanığın yakalandığı ve üzerinde yapılan aramada eşofman sağ cebinde beyaz çizgili defter kâğıdına sarılı suça konu esrar maddesinin ele geçirildiği, sanığın kaçmış olduğu güzergâhta yapılan aramada beyaz defter kağıdına sarılı 2 adet fişek tabir edilen esrar maddesi ele geçirildiğinden bahisle sanık E.H. hakkında atılı uyuşturucu madde ticareti yapmak suçundan cezalandırılması için Elazığ 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ne kamu davası açıldığı, Elazığ 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nce yapılan yargılama sonucu sanığın uyuşturucu madde ticareti yapmak suçundan TCK’nun 188/3., 188/4-b., 62., 52/2., 53., 63. maddeleri gereğince cezalandırılmasına karar verilmiş ise de;
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; sanık tüm aşamalarında alınan savunma ve beyanlarında uyuşturucu madde ticareti yapmadığını, ele geçen uyuşturucu maddeyi kullanmak için bulundurduğunu beyan etmiştir. Sanıktan ele geçirilen uyuşturucu maddenin miktarı, bir kişinin yıllık kullanım sınırları dahilinde az olması, sanığın uyuşturucu madde ticareti yaptığına dair, fiziki ve teknik bir takibin olmaması, ayrıca uyuşturucu madde ticareti yaptığına dair fiili bir durum tespitinin de olmaması, aşamalardaki savunmalarında; kullanım sınırları içinde kalan miktardaki esrarı içmek için satın aldığını ifade eden ve bu savunmasını doğrular nitelikte dosyada mevcut Malatya Adli Tıp Kurumu’nca düzenlenmiş 12.06.2016 tarihli rapordan idrarında cannabinoid ve anfetamin bulunduğu saptandığı için hakkında ayrıca kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan soruşturma yürütülen sanığın, geçmiş sabıkasının somut olayda da ticari amaçla hareket ettiğinin delili sayılamayacağı, savunmasının aksine, ele geçirilen üç parçadan ibaret net 2 gram 260 miligram esrarı kullanma dışında bir amaçla bulundurduğuna ilişkin kuşku sınırlarını aşacak derecede yeterli delil bulunmadığı, tüm cezalardan kurtulmak amacıyla kaçmasının ve suçlamayı kabul etmemesinin asıl eylemini değil, ikrarda bulunmamasını cezalandırmak anlamında bir uygulamaya yol açabileceği tüm dosya kapsamından tespit edilmiş olmakla, sanığın eyleminin esasen kullanmak amacıyla uyuşturucu madde bulundurmak suçunu oluşturduğu, ancak soruşturma aşamasında olay günü sanığın idrarında tespit edilen uyuşturucu madde nedeniyle sanık hakkında kullanmak amacıyla uyuşturucu madde bulundurmak suçundan dolayı dosyanın tefrik edilip bu suçtan dolayı ayrı bir soruşturmanın sanık hakkında yapılmış olduğu da nazara alınarak, sanık hakkında atılı suçtan açılan kamu davasında sanığın üzerine atılı uyuşturucu madde ticareti yapmak suçunu işlediğine ve savunmasının aksini ispatlar her türlü şüpheden uzak, mahkumiyetine yeter, kesin ve inandırıcı delil olmadığından sanığın yüklenen suçu işlediğinin sabit olmaması sebebiyle beraatına ve Elazığ 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2016/280-332 karar sayılı 11.08.2016 tarihli sanığın uyuşturucu madde ticareti yapmak suçundan mahkumiyetine dair usul ve yasaya aykırı olan kararının tüm sonuçlarıyla ortadan kaldırılmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
SONUÇ : Açıklanan gerekçelerle;
A-) Elazığ 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2016/280 Esas 2016/332 Karar sayılı 11.08.2016 tarihli, sanık hakkında uyuşturucu madde ticareti yapmak suçundan verilen mahkumiyet kararının tüm sonuçlarıyla ORTADAN KALDIRILMASINA,
B-) 1-) Sanık hakkında atılı uyuşturucu madde ticareti yapmak suçundan açılan kamu davasının, sanığın yüklenen suçu işlediğinin sabit olmaması sebebiyle CMK 223/2-e maddesi gereğince sanığın BERAATINA,
2-) Elazığ Adli Emaneti’nin 2016/1521 sırasında kayıtlı bulunan sanıktan elde edilen uyuşturucu madde ve materyalleri ile Malatya Adli Tıp Kurumu Şube Müdürlüğü’nde bulunan şahit numunenin bizzati suç teşkil etmesi nedeniyle TCK’nun 54. maddesi gereğince MÜSADERESİNE, karar kesinleştiğinde kararın bir suretinin Malatya Adli Tıp Kurumu Şube Müdürlüğü’ne gönderilmesine, aynı emanette kayıtlı bulunan sanıktan elde edilen paraların, suçtan elde edildiği kesin delille sabit olmadığından sanığa iadesine,
3-) Elazığ Adli Emaneti’nin 2016/1675 sırasında kayıtlı bulunan 3 adet beyaz renkli çizgili kağıt parçasının karar kesinleştiğinde imhasına,
4-) Yapılan yargılama giderlerinin kamu üzerine bırakılmasına,
Dair iddia makamının ifadesine uygun, sanık müdafiinin yüzüne karşı, Cumhuriyet Savcısının huzurunda CMK’nun 33. maddesine uygun olarak verilen karar duruşma zaptına geçen hüküm fırkası okundu, gerekçesi ana hatlarıyla anlatıldı, bu karara karşı sanık müdafiinin tefhimden itibaren 7 gün içerisinde mahkememize verilecek dilekçe veya tutanağa geçirilmek üzere katibe beyanda bulunmak suretiyle CMK’nun 272, 273. maddelerinde belirtilen temyiz yoluna başvurulabileceğine dair, 21.09.2016 tarihinde oybirliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.