Bir bilişim sisteminin işleyişini engelleyen veya bozan kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
2) Bir bilişim sistemindeki verileri bozan, yok eden, değiştiren veya erişilmez kılan, sisteme veri yerleştiren, var olan verileri başka bir yere gönderen kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
3) Bu fiillerin bir banka veya kredi kurumuna ya da bir kamu kurum veya kuruluşuna ait bilişim sistemi üzerinde işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır.
4) Yukarıdaki fıkralarda tanımlanan fiillerin işlenmesi suretiyle kişinin kendisinin veya başkasının yararına haksız bir çıkar sağlamasının başka bir suç oluşturmaması halinde, iki yıldan altı yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur.
TCK MADDE 244 İLE İLGİLİ YARGITAY KARARLARI
Yargıtay
8. Ceza Dairesi
Esas : 2016/3794Karar : 2017/1405Karar Tarihi : 15.02.2017
Sanık, hükümden sonra 13.12.2013 tarihli dilekçesiyle adres değişikliğini bildirdiği halde MERNİS adresine yapılan tebligat usule uygun olmadığından temyizi süresinde kabul edilip mahkemenin temyizin reddine dair ek kararı kaldırılarak diğer sanıklar ve bir kısım sanıklar müdafilerinin temyizleri ile birlikte yapılan incelemede:
1-) Bilişim sistemindeki verilerini değiştirmek suretiyle ders notlarını ve devamsızlık durumlarını değiştirdiklerinden bahisle sanıklar hakkında açılan davada,suçla bağlantıları olup yaş küçüklüğü sebebiyle soruşturma evrakları tefrik olunan suça sürüklenen çocuklar haklarında ve dosya içeriğinde suçla ilgisi olduğu anlaşılan şahıs hakkında davalar açılıp açılmadığının araştırılıp açılmışsa mümkün olduğunda davaların birleştirilmesi, aksi halde incelenerek dosya içerisine alınıp bu davaları ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dosyaya konulduktan sonra tüm delillerin birlikte değerlendirilmesi gerekirken eksik incelemeye dayanarak yazılı şekilde hükümler kurulması,
2-) Kabule göre de;
a-) Sanıkların okul ders notlarını ve devamsızlık durumlarını değiştirmek için bilişim sisteminin Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okullarda kullanılan e-okul bilişim sistemi şifreleri ele geçirmek suretiyle yükletilen suçu işledikleri kabul edilmesi sebebiyle hükmolunan cezasının sitenin kamu kurumuna ait olması sebebiyle 244/3. maddesi gereğince cezaların arttırılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hükümler kurulması,
b-) Bilişim sisteminde yapılan işlemler sonucu devamsızlık ve not düzeltmelerin dışında sağlandığı belirtilen haksız menfaatlerin ne olup kim tarafından sağlandığı karar yerinde açıklanıp tartışılmadan yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde 244/4. maddesinin uygulanması,
SONUÇ : Yasaya aykırı, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 Sayılı Kanun‘un 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 Sayılı CMUK.nun 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 15.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Yargıtay
13. Ceza Dairesi
Esas : 2013/19796Karar : 2014/18903Karar Tarihi : 27.05.2014
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.Ancak;
1- ) TCK’nın 244/4. maddesinde, “… Yukarıdaki fıkralarda tanımlanan fiillerin işlenmesi suretiyle kişinin kendisinin veya başkasının yararına haksız bir çıkar sağlamasının başka bir suç oluşturmaması halinde…” biçimindeki ifadeden bu fıkradaki düzenlemenin tali norm niteliğinde olduğunun anlaşılması, buna göre öncelikle yasada düzenlenmiş olan bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle işlenebilen diğer suçların oluşup oluşmadığı değerlendirildikten sonra gerçekleştirilen eylem bu suçlardan hiçbirisinin tanımına uygun değil ise, bu durumda eylemin TCK’nın 244/4. maddesi kapsamında suç oluşturacağı düşünülerek; müştekinin banka hesabına internet üzerinden ulaşan sanığın, müştekiye ait 1000 TL’yi, EFT yoluyla kendi hesabına havale ederek aynı gün içinde çekmesi eylemindeki kastın, müştekinin banka hesabında bulunan, taşınır nitelikteki parayı bilişim sistemini kullanmak suretiyle kendi hesaplarına geçirmeye, müştekinin rızasına aykırı olarak mal varlığında azalmaya neden olmaya, var olan veriyi başka bir yere göndermekten ziyade, bu verinin temsil ettiği parayı alarak mal edinmeye yönelik olması nedeniyle,
Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 17.11.2009 gün ve 193/268 sayılı kararında açıklandığı üzere; sanığın fiilinin TCK’nın 142/2-e maddesinde öngörülen “bilişim suretiyle hırsızlık” suçunu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,Kabule göre de;
2- ) TCK’nın 53/1. maddesinin c bendindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yoksunluğun, “kendi alt soyu” yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceğinin düşünülmemesi suretiyle aynı maddenin üçüncü fıkrasına aykırı davranılması,
3- ) Tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık hakkında TCK’nın 58. maddesinin uygulanmaması,
SONUÇ : Bozmayı gerektirmiş, sanık A.K.’in temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı 326/ son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın korunmasına, 27.05.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Bu konu hakkında benzer makaleler için tıklayın