Fuhuş Suçu TCK Madde 227 Ve Yargıtay Kararı
Fuhuş Suçu TCK Madde 227 Ve Yargıtay KararıFuhuş suçu, TCK md.227’de “Genel Ahlaka Karşı Suçlar” bölümünde düzenlenmiş olup madde gerekçesinde suç ile korunmak istenen hukuki değerin toplumun ar ve haya duygusu olduğu açıklanmıştır. Fuhuş, bir kimsenin para karşılığında başka bir kimseyle cinsel ilişkiye girmesidir. Kişinin fuhuş yapması 5237 sayılı TCK’da suç olarak düzenlenmemiştir.
5237 sayılı TCK’nın 227. maddesine göre fuhuş suçu olarak nitelendirilerek cezalandırılan suçlar şunlardır:
1) Çocuğu fuhşa teşvik eden, bunun yolunu kolaylaştıran, bu maksatla tedarik eden veya barındıran ya da çocuğun fuhşuna aracılık eden kişi, dört yıldan on yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. Bu suçun işlenişine yönelik hazırlık hareketleri de tamamlanmış suç gibi cezalandırılır.2) Bir kimseyi fuhşa teşvik eden, bunun yolunu kolaylaştıran ya da fuhuş için aracılık eden veya yer temin eden kişi, iki yıldan dört yıla kadar hapis ve üçbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. Fuhşa sürüklenen kişinin kazancından yararlanılarak kısmen veya tamamen geçimin sağlanması, fuhşa teşvik sayılır.3) (Mülga: 6/12/2006 – 5560/45 md.; Yeniden düzenleme: 24/11/2016-6763/18 md.) Fuhşu kolaylaştırmak veya fuhşa aracılık etmek amacıyla hazırlanmış görüntü, yazı ve sözleri içeren ürünleri veren, dağıtan veya yayan kişi bir yıldan üç yıla kadar hapis ve iki yüz günden iki bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.4) Cebir veya tehdit kullanarak, hile ile ya da çaresizliğinden yararlanarak bir kimseyi fuhşa sevk eden veya fuhuş yapmasını sağlayan kişi hakkında yukarıdaki fıkralara göre verilecek ceza yarısından iki katına kadar artırılır.5) Yukarıdaki fıkralarda tanımlanan suçların eş, üstsoy, kayın üstsoy, kardeş, evlat edinen, vasi, eğitici, öğretici, bakıcı, koruma ve gözetim yükümlülüğü bulunan diğer kişiler tarafından ya da kamu görevi veya hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır.6) Bu suçların, suç işlemek amacıyla teşkil edilmiş örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek ceza yarı oranında artırılır.7) Bu suçlardan dolayı, tüzel kişiler hakkında bunlara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunur.8) Fuhşa sürüklenen kişi, tedaviye veya psikolojik terapiye tâbi tutulabilir. TCK 227 ile ilgili Yargıtay kararı;
Yargıtay5. Ceza Dairesi
Esas : 2011/838Karar : 2011/2261 Karar Tarihi : 25.03.2011
Fuhuş suçundan sanıklar C…… K…… ve R…… K……’ın yapılan yargılanmaları sonunda; mahkümiyetlerine dair, Erzurum 4. Asliye Ceza Mahkemesinden verilen 11.03.2010 gün ve 2010/16 Esas, 2010/421 Karar sayılı hükümlerin süresi içinde Yargıtay’ca incelenmesi sanıklar tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı C.Başsavcılığından tebliğname ile daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü:
Adli emanetin 2009/1942 sırasına kayıtlı eşyalar ile kollukça kapalı zarf içinde gönderildiği belirtilen 30 TL para hakkında mahallinde her zaman bir karar verilmesi olanaklı görüldüğünden, çaresizlikten söz edebilmek için kişinin muhtaç durumda bulunması, bu muhtaç halin yarattığı sonuçtan yararlanılarak sömürülmesinin gerektiği, madde metninde belirtilen çaresizlik halinden; hayatını devam ettirmek, bir yerde kalmak veya gitmek gibi konularda yapacak bir şeyi olmayan kimsenin durumunu anlamak gerekli olup, bu nitelikli halin varlığının kabulü için mağdurun üstesinden gelemeyeceği bir çaresizlik ortamında da bulunması gerektiği cihetle katılanların “içinde bulunduğu zor koşulların” ne olduğu ve mahkemece yapılan bu tespitin TCK.nun 227/4. maddesinde belirtilen “…….çaresizliğinden yararlanarak…….” kavramının oluşumuna hangi koşullarda olanak sağladığı yöntemince tartışılıp değerlendirilmemiş ise de iştirak halinde suçu işleyen sanıkların eylemlerini cebir kullanarak gerçekleştirmiş olmaları ve uygulama maddesi karşısında bu isabetsizlik sonucu itibariyle doğru olduğundan, suçun niteliğine etkisi bakımından katılanlar M…… ve A……’nun ait nüfus kayıtları getirtilmeden hüküm kurulması kayıtlar uyap ortamından temin edildiğinden, eylemin mağdur sayısınca suç teşkil edeceğinin gözetilmemesi ise, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni sayılmamıştır.
Delillerle iddia ve savunma duruşma gözönünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş sübutu kabul olunan fiilin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan yerinde görülmeyen sanıkların temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükümlerin ONANMASINA, 25.03.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.