Devletin Egemenlik Alametlerini Aşağılama Suçu
TCK Madde 300
(1) Türk Bayrağını yırtarak, yakarak veya sair surette ve alenen aşağılayan kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu hüküm, Anayasada belirlenen beyaz ay yıldızlı al bayrak özelliklerini taşıyan ve Türkiye Cumhuriyeti Devletinin egemenlik alameti olarak kullanılan her türlü işaret hakkında uygulanır.
(2) İstiklal Marşını alenen aşağılayan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(3) Bu maddede tanımlanan suçların yabancı bir ülkede bir Türk vatandaşı tarafından işlenmesi halinde, verilecek ceza üçte bir oranında artırılır.
TCK Madde 300 Gerekçesi
Madde metninde, Türk Bayrağını alenen tahkir fiili cezalandırılmaktadır.
Suçun konusu Türk Bayrağıdır. Türk Bayrağından maksat, Anayasanın 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasında belirtildiği üzere “şekli kanununda belirtilen beyaz ay yıldızlı al bayraktır”. Ancak, Türk Bayrağının yanı sıra, Anayasa’da belirlenen beyaz ay yıldızlı al bayrak özelliklerini taşıyan ve Türkiye Cumhuriyeti Devletinin egemenlik alameti olarak kullanılan her türlü işaretin de bu suçun konusunu oluşturacağı kabul edilmiştir.
Suçun maddî unsuru, bayrağın aşağılanmasıdır. Bu aşağılama çeşitli suretlerde gerçekleştirilebilir. Madde metninde yer verilen “yırtarak”, “yakarak” kelimeleri, tahkirin gerçekleştiriliş suretleri ile ilgili örnekleri oluşturmaktadır.
Maddenin ikinci fıkrasında, millî hâkimiyet alameti olan İstiklal Marşının alenen aşağılanması, ayrı bir suç olarak tanımlanmıştır.
Maddenin üçüncü fıkrasında, bu suçların Türk vatandaşı tarafından yabancı bir ülkede işlenmesi ağırlaştırıcı neden olarak kabul edilmiştir.
Suçun konusu
Suçun konusu Türk Bayrağıdır. Türk bayrağı, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası üçüncü maddesinin ikinci fıkrasında “şekli kanunda belirtilen, beyaz ay yıldızlı al bayraktır” şeklinde tarif edilmiştir.
Türk Bayrağının yanı sıra, Anayasa’da belirlenen beyaz ay yıldızlı al bayrak özelliklerini taşıyan ve Türkiye Cumhuriyeti Devletinin egemenlik alameti olarak kullanılan her türlü işaretin de bu suçun konusunu oluşturacağı kabul edilmiştir.
Yasa gerekçesinde suçun maddi unsurunun bayrağın aşağılanması olduğu, bu aşağılamanın da çeşitli suretlerde gerçekleştirilebileceği ifade edilmiştir. Madde metninde yer verilen yırtarak, yakarak kelimeleri, tahkirin gerçekleştiriliş suretleri ile ilgili örnekleri oluşturmaktadır.
Devletin egemenlik alametlerini aşağılama suçu zamanaşımı
Bu suç için dava zamanaşımı süresi sekiz yıldır.
Görevli mahkeme
Bu suç için yargılama yapmaya görevli mahkeme Asliye Ceza Mahkemesi’dir.
TCK MADDE 300 İLE İLGİLİ YARGITAY KARARLARI
Yargıtay9. Ceza Dairesi
Esas : 2008/12940Karar : 2010/2487Karar Tarihi : 01.03.2010
Babası ile aralarında sorun olan ve bu durumu mahkemelere yansıyan sanığın, olay gecesi cezaevine girmek amacıyla lisesinin bahçesindeki bayrak direğinde asılı bulunan bayrağın iplerini kopararak bayrağı gönderden indirmesi, daha sonra bayrağı binanın arkasında bulunan çamların arasına götürmesi ve üzerinde taşıdığı çakmakla tutuşturması, yoldan geçen bir vatandaşın müdahalesi üzerine ayakları ile basarak söndürmesi şeklinde gelişen olayda sanığın Türk Bayrağını alenen aşağılama kastıyla hareket ettiği gözetilmeden mahkumiyeti yerine yazılı gerekçeyle beraatine karar verilmesi,
Sonuç : Kanuna aykırı, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 01.03.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Yargıtay17. Ceza Dairesi
Esas : 2016/10357Karar : 2018/1508Karar Tarihi : 12.02.2018
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:1-Hırsızlık suçu hakkında kurulan hükmün temyiz incelemesinde; sanığın aşamalarda yaptığı savunmalarında suçlamayı kabul etmediği, savunmalarının aksine sanığın yüklenen suçu işlediğine ilişkin, mahkumiyetine yeterli, kesin, inandırıcı ve hukuka uygun kanıt bulunmadığı gözetilmeden beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,2-Atatürk’ün hatırasına alenen hakaret ve Devletin egemenlik alametlerini aşağılama suçları hakkında kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde; 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkındaki Kanun’un 1. maddesinde; Atatürk’ün hatırasına alenen hakaret eden veya söven kimsenin cezalandırılacağının hükme bağlandığı gibi, 5237 sayılı TCK’nın 300/1. maddesi ile Türk Bayrağını yırtarak, yakarak veya sair surette ve alenen aşağılayan kişinin cezalandırılacağına ilişkin düzenleme getirilmiş olup, her iki suç bakımından aleniyet suçun kurucu unsuru olarak öngörülmüştür. Somut olayda; aleniyet unsurunun ne şekilde gerçekleştiği açıklanmadan yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,3-Kabul ve uygulamaya göre de;a-Sanık …’nın Atatürk’ün manevi şahsına ve Türk Bayrağına hakaret içeren sözlerini değişik yer ve zamanlarda birden fazla kez söylediğine ilişkin olarak dava dosyasına yansıyan herhangi bir delil bulunmaması nedeniyle teselsül hükümlerinin uygulanmasına yasal açıdan olanak bulunmadığı ve bunun gerekçelerinin kararda açıkça gösterilmediği halde, sanığın üzerine atılı bu suçları teselsül halinde işlediğinin kabul edilmek suretiyle tatbik edilen yasa maddeleri yanında TCK’nın 43. maddesinin de uygulanmak suretiyle sanık hakkında fazla ceza tayin edilmesi,b-Tekerrüre esas alınan ilamın hüküm yerine gerekçede gösterilmiş olması ve esas alınan ilamda yer alan hapis cezası yerine adli para cezasının tekerrüre esas alınması, c-T.C. Anayasa Mahkemesi’nin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’ de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK’nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, üst Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasa’nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 326/son maddesi uyarınca ceza süresi ve tekerrür bakımından sanığın kazanılmış hakkının gözetilmesine, 12.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.