Anonim Şirketlerde Pay Senedi Çıkarılmamış Hisselerin Devri
Yargıtay
11. Hukuk Dairesi
Esas : 2013/2480
Karar : 2014/72
Karar Tarihi : 06/01/2014
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ : SİNOP 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 11/10/2012NUMARASI : 2010/310-2012/611
Taraflar arasında görülen davada Sinop 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 11/10/2012 tarih ve 2010/310-2012/611 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacılar vekili, müvekkillerinin davalı S. S.Turizm ve Tic. A.Ş.’nin S.. Y.., Z. Y. ve S. B. ile birlikte toplamda % 14 hisse ile kurucu ortakları olduklarını, müvekkillerinin şirketin kuruluş işlemleri ile ilgilenilmesi için babaları S.. Y..’a noterde düzenlenen vekaletnameler ile yetki verdiklerini, müvekkillerinin annesinin, davalı babaları S.. Y.. tarafından terk edilmesi sonrası hastalanması üzerine, davalının, bakım masraflarını karşılamak için kızlarından şirket genel kuruluna katılması hususunda vekaletname istediğini, hazırlanan vekaletnamede 1999 – 2000 – 2001 – 2002 ve 2003 yılları genel kurullarına katılmaya ve mutad işlerin halledilmesine yönelik olarak yetki verildiğini, hisse devri ve sermaye arttırımı gibi işlerin halledilmesine yönelik olarak yetki verilmediğini, müvekkillerine ait hisselerin davalı S.. Y.. tarafından muvazaalı olarak devredildiğini, bu nedenle genel vekaletname ile yapılan hisse devri işleminin geçersiz olduğunu, davalı S.. Y.. tarafından diğer davalılardan sevgilisinin çocuklarına ve akrabalarına 14/01/2009 tarihinde hisselerin usulsüz bir şekilde devredildiğini, son olarak 06/03/2010 tarihinde S.. Y..’ın hisselerini bu kez şirketin son hissedarları ve yönetim kurulu üyelerine yüksek bir bedelden satıp devrettiğini ileri sürerek, hisse devirlerinin muvazaa nedeni ile iptaline ve kuruluş ana sözleşmesindeki % 14 oranında hissedar sayılmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekilleri, husumet ve zamanaşımı yönünden itirazlarda bulunarak davanın usulden ve esastan reddini istemişlerdir.Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, dava konusu payların hisse senedine bağlanmaması ve şirkete karşı bir takım alacak hakları içermesi nedeniyle devir işleminin alacağın temliki hükümlerine göre yapılmasının gerektiği, alacağın temlikinin ise yazılı olarak yapılmak zorunda olduğu, somut olayda pay devrinin yazılı bir sözleşme ile yapılmadığı, genel kurul kararı ile yapıldığı, genel kurul kararında devir alanların iradesi söz konusu olmadığından genel kurul karar metninin yazılı sözleşme olarak da kabul edilemeyeceği, bu açıdan pay devrinin şekil olarak geçersiz olduğu, diğer yandan payları genel kurul kararı ile devreden davalı S.. Y..’ın pay devri konusunda yetkisinin bulunmadığı, ayrıca pay devrinin genel kurul kararı ile yapılabilecek bir işlem olmayıp taraflar arasında gerçekleşecek hukuki bir işlem olması sebebiyle de pay devrinin geçersiz olduğu, ancak, davacılar tarafından söz konusu pay devri işlemine karşı pay devrinin geçersizliği ve pay defterindeki kaydın düzeltilmesi davası açılmadığı, pay sahipliğinin şirkete karşı tespit edilmesi işleminin yıllarca yapılmadığı ve payı devralanlar nezdinde payın geçerli bir şekilde devredildiği görüntüsü ve güveni oluşturulduğu, özellikle payı en son devralanların pay defterindeki kayda güvenerek ve pay sahibinin geçerli iradesi ile payı devir aldıklarının açık olduğu, buna göre de davacıların uzun yıllar pay devrine ses çıkarmadıkları ve payların üçüncü kişiler tarafından devir alındığından bu davanın açılmasının MK’nun 2. maddesi gereğince bu aşamada hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir.Dava, anonim şirket hisse devirlerinin iptali istemine ilişkin olup mahkemece yukarıda yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiştir.Ancak, mahkemenin de gerekçesinde belirtildiği üzere, anonim şirketlerde pay senedi çıkarılmamış hisselerin devri, alacağın temliki hükümlerine tabidir.
Bu itibarla, pay devirlerinin yazılı olarak yapılması gerekmekte olup, 28/10/2004 tarihli olağan genel kurul toplantısında davacıların hisselerinin genel kurul kararıyla davalılardan S.. Y.., H. Ö., Ö.. Ö.., P.. D.. ve Y.. G..’e devri anılan sıhhat şartına uygun yapılmadığından geçerli olmadığı gibi hatta bundan sonra yine genel kurul kararıyla yapılan hisse devirleri de aynı nedenle geçersizdir. Bu geçersizliğin davacılar tarafından ileri sürülmesi TMK‘nın 2. maddesi hükümlerine göre hakkın kötüye kullanılması niteliğinde değildir. Bu çerçevede, davanın görülerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle davacılar yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacılar yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davacılar iadesine, 06/01/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Daha fazla bilgi için doğrudan 05321670913 numaralı telefondan veya diğer iletişim yollarından irtibata geçebilirsiniz.