Kredi dosya masrafları hakkında bilgi ve belgelerin toplanmasıbankadan kredi kullanan müvekkilinden yapılan kesintilerin nelerden ibaret oldukları yönünde belge ve bilgi isteminde bulunan avukata, bankanın cevap vermemesi nedeniyle açılan muarazanın meni davası…
Davacının sureti kendisinde bulunan belgeleri yeniden bankadan talep ederek muaraza yaratması hukuken korunamaz.
Davacı yanın amacı, kredi kullanımı esnasında haksız olarak yapıldığı ileri sürülen kesintinin iadesinin sağlanmasıdır. Bu amaçla başvurulacak hukuki mercilerce öncelikle bankaca yapılan kesinti tutarının belirleneceği göz önüne alındığında davacının isteminin ayrı bir dava şeklinde ileri sürülmesinde hukuki yararı da bulunmamaktadır.
13. Hukuk Dairesi 2018/6032 E. 2018/10193 K.“İçtihat Metni”MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla)
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı vekili, Avukatlık Kanunu ve Bilgi edinme hakkı kapsamında müvekkilinin davalı bankadan kullanmış olduğu kredi nedeniyle bankaya … olduğu değişik adlarla tahsil edilen masrafların nelerden ibaret olduğu, mahiyeti ve miktarının dava bankadan sorulmasına rağmen davalı bankanın her hangi bir cevap vermeyerek haklı ve yasal taleplerini zımnen reddetmiş olduğunu,bankanın bu hususta bilgi vermek yükümlülüğünün bulunduğunu ileri sürerek sebebiyet verilen muarazanın önlenmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, kayıtların dosyaya sunulduğu belirtilip, davanın konusuz kaldığından bahisle, karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davalı banka vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava konusu uyuşmazlık taraflar arasındaki kredi sözleşmesi, kredi kartı ve banka hesabı nedeniyle tahsil edilen ana para ve faiz ödemeleri dışındaki bedellerin nelerden ibaret olduğunun davacı tarafından bilgi edinme kanunu çerçevesinde davalıdan talep edilmesinden kaynaklanan muarazanın menine ilişkin olup, mahkemece, gönderilen kredi sözleşmesi, sözleşme öncesi bilgi formu, hesap hareketleri ve dekontlar gözetilerek konusuz kaldığından bahisle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Hemen belirtmek gerekir ki, açılmış bir davanın esasının incelenebilmesi bazı şartların gerçekleşmesine bağlı olup bunlara dava şartları denmektedir. Dava şartlarından bir kısmı olumlu (varlığı mutlaka gerekli), bir kısmı da olumsuz (yokluğu mutlaka gerekli) niteliktedir. Hakim, önüne gelen bir davada, dava şartlarının mevcut olup olmadığını re’sen gözetecektir. Olumlu dava şartlarından biri de 6100 sayılı HMK m.114 1/h bendinde ifade edildiği üzere davacının o davayı açmakta hukuki yararının bulunmasıdır. Açılmasında davacısı yönünden hukuki yarar bulunmayan bir dava, dava şartının yokluğu nedeniyle reddedilmelidir. Hukuki yararın varlığı koşulunun mevcut olup olmadığı, her bir davada o davaya konu olayın somut özellikleri çerçevesinde hakim tarafından değerlendirilmelidir.
Davaya konu olayda,taraflar arasında düzenlenen kredi sözleşmesi hükümlerine göre sözleşme iki nüsha olarak tanzim edilmiş ve sözleşmenin bir nüshası, geri ödeme planının bir sureti ve kredi kullandırım dekontu ile ilgili belgeler davacıya teslim edilmiştir.
Dolayısıyla davacının ne kadar kredi kullandığı, kendisine fiilen ne kadar ödeme yapıldığı, ne miktarda ödeme yapacağı ve kullanılan kredi tutarının ne kadarının masraf ve komisyon olarak tahsil edildiği davacıya verilen bu belgelerden açıkça anlaşılmaktadır.Davacının sureti kendisinde bulunan belgeleri yeniden bankadan talep ederek muaraza yaratması hukuken korunamaz.
Davacı yanın amacı, kredi kullanımı esnasında haksız olarak yapıldığı ileri sürülen kesintinin iadesinin sağlanmasıdır. Bu amaçla başvurulacak hukuki mercilerce öncelikle bankaca yapılan kesinti tutarının belirleneceği göz önüne alındığında davacının isteminin ayrı bir dava şeklinde ileri sürülmesinde hukuki yararı da bulunmamaktadır. O halde mahkemece, davanın reddine karar vermek gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
2-Bozma nedenine göre, davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda bir numaralı bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, iki numaralı bent gereğince davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01/11/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.
Related Posts

Ayıplı Buzdolabı Nedeniyle Çıkan Yangın Ve 18.150 Euro’nun Hasar Görmesi İle Kısmen Yanık Paranın Değiştirilme İmkanının Araştırılması
Daha fazla oku