Özel Belgede Sahtecilik Suçu Nedir Ve Yargıtay Kararı
TCK’nın “Özel Belgede Sahtecilik” başlığını taşıyan 207. maddesi; “Bir özel belgeyi sahte olarak düzenleyen veya gerçek bir özel belgeyi başkalarını aldatacak şekilde değiştiren ve kullanan kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.Bir sahte özel belgeyi bu özelliğini bilerek kullanan kişi de yukarıdaki fıkra hükmüne göre cezalandırılır” şeklinde düzenlenmiştir.
Özel belge, kamu görevlisinin görevi nedeniyle düzenledikleri dışında kalan, resmî belgeden sayılmayan, resmî bir işlem nedeniyle düzenlenmiş olmayan, ancak; doğrudan hukuken hüküm, sonuç meydana getiren, bir hakkın doğmasına veya kanıtlanmasına yarayan yazıdır. (Kubilay Taşdemir, Belgelerde Sahtecilik Suçları, Ankara, 2013, s. 441) Başka bir deyişle, resmî belgenin özelliklerini taşımayan tüm yazılar özel belge olarak nitelendirilebilir.
Resmî ve özel belgede sahtecilik suçları seçimlik hareketli suçlar olup kanun koyucu gerçek bir belgenin başkalarını aldatacak şekilde değiştirilmesini, belgenin gerçeğe aykırı olarak düzenlenmesini veya sahte belgenin kullanılmasını suç olarak saymıştır. Suç konuları farklı olmakla birlikte, resmî ve özel belgede sahtecilik suçları unsurları itibarıyla benzer şekilde düzenlenmiştir.

Bununla birlikte resmî belgede sahtecilik suçu, belgenin düzenlenmesiyle oluşurken, özel belgede sahtecilik suçunun oluşabilmesi için belgenin kullanılması da gerekir. Kullanmadan maksat, bu sahte belgenin herhangi bir hukuki ilişkide veya herhangi bir hukuki işlem tesisinde dikkate alınmasını sağlamaya çalışmaktır.
Belgede sahtecilik suçunun oluşabilmesi için, sahteciliğe konu belgenin aldatma yeteneğinin de bulunması gerekir.
TCK’nın 207. maddesinin ikinci fıkrasında ise; başkaları tarafından sahte olarak düzenlenmiş olan bir özel belgeyi, sahte olduğunu bilerek kullanan kişinin de özel belgede sahtecilik suçundan cezalandırılacağı hüküm altına alınmıştır.
Yargıtay Kararı.
T.CYARGITAY 7. CEZA DAİRESİ
Esas : 2012/28255Karar : 2013/18941Karar Tarihi : 1.10.2013
ÖZEL BELGEDE SAHTECİLİK ( Başkasına Ait Kimlik Bilgileri İle Abonelik Sözleşmesi Yapıldığı – Eylemin Elektronik Haberleşme Kanunu’na Aykırılık Değil Özel Belgede Sahtecilik Suçunu Oluşturabileceği/11. Ceza Dairesi’nin Görevli Olduğu )
ELEKTRONİK HABERLEŞME KANUNU’NA AYKIRILIK ( Başkasına Ait Kimlik Bilgileri İle Abonelik Sözleşmesi Yapıldığı – Eylemin Elektronik Haberleşme Kanunu’na Aykırılık Değil Özel Belgede Sahtecilik Suçunu Oluşturabileceği/11. Ceza Dairesi’nin Görevli Olacağı )
BAŞKA KİŞİYE AİT KİMLİK BİLGİLERİ İLE ABONELİK SÖZLEŞMESİ YAPILMASI ( Eylemin Elektronik Haberleşme Kanunu’na Aykırılık Değil Özel Belgede Sahtecilik Suçunu Oluşturabileceği – 11. Ceza Dairesi’nin Görevli Olacağı )
11. CEZA DAİRESİNİN GÖREV ALANI (Başkasına Ait Kimlik Bilgileri İle Abonelik Sözleşmesi Yapıldığı – Eylemin Elektronik Haberleşme Kanunu’na Aykırılık Değil Özel Belgede Sahtecilik Suçunu Oluşturabileceği/11. Ceza Dairesinin Görevli Olduğu)

ÖZET : İddianamedeki, yasal abone olan kişinin kimlik bilgileri kullanılarak abonelik sözleşmesi düzenlenip üçüncü kişiye hat verilmesi şeklindeki anlatıma göre, eylemin Elektronik Haberleşme Kanunu kapsamında “Abonelik tesisi için gerekli kimlik belgeleri örneği alınmadan işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik kaydı yapılamaz.” hükmüne aykırılık olarak değerlendirilemeyeceği, özel belgede sahtecilik suçunu oluşturabileceği gözetildiğinde, temyiz inceleme görevi Yargıtay 11.Ceza Dairesine ait bulunduğu kabul edilmelidir.
DAVA : Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Viranşehir Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen iddianamedeki, yasal abone olan kişinin kimlik bilgileri kullanılarak abonelik sözleşmesi düzenlenip üçüncü kişiye hat verilmesi şeklindeki anlatıma göre, eylemin 5809 sayılı yasanın 56/3.maddesi yoluyla 63/10.maddesi kapsamında değerlendirilemeyeceği ve sübutu halinde yalnızca TCK.nun 207.maddesinde düzenlenen sahtecilik suçunu oluşturabileceği ve Yargıtay Kanununun 14.maddesi ile Yargıtay Büyük Genel Kurulunun kararlarına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Yüksek 11.Ceza Dairesine ait bulunduğundan,
SONUÇ : Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, dosyanın anılan Daireye GÖNDERİLMESİNE, 01.10.2013 günü oybirliğiyle karar verildi.
Bu konu hakkında benzer makalelerimiz için tıklayın