Ortaklığın giderilmesi ve Haksız işgal tazminatı
Özet : Davacılar, davalının ortak miras bırakanlarının ölümünden beri konutu rıza ve onayları dışında kullanmasından ötürü ortaklığın giderilmesine ve haksız işgal tazminatının tahsiline karar verilmesini istemişler, mahkemece sadece ortaklığın giderilmesine karar verildiğinden diğer istem yönünden de karar verilmelidir.
Ortaklığın giderilmesi davalarında verilecek karar taraflar için benzer sonuçlar doğuracağından yargılama giderlerinin payları oranında ortaklara yükletilmesi gerekir.
17. Hukuk Dairesi
Esas No : 2009/10433Karar No : 2010/1784Karar Tarihi : 22.2.2010
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı paydaşlığın giderilmesi davasına dair karar davalı – davacılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Uyuşmazlık, bir adet bağımsız bölümün ortaklığının giderilmesine ve haksız işgal tazminatı istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulü ile dava konusu edilen taşınmazın satışı suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilmesi üzerine hüküm davacılar vekili ve davalı tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir.
1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına, takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına ve dava konusu edilen bağımsız bölümün aile konutu olduğuna dair tapu kaydında şerh bulunmamasına göre temyiz eden davacılar vekili ve davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacılar vekilinin haksız işgal tazminatına ilişkin temyiz itirazlarına gelince;
Davacılar vekili, dava dilekçesinde, dava konusu edilen 1559 No’lu parseldeki 4 bağımsız bölüm No’lu meskenin taraflara ortak miras bırakanları K..’de intikal ettiğini, miras bırakanın ölümünden sonra taşınmazın davacıların istem ve onaylan dışında sadece davalı tarafından konut olarak kullanıldığını, taşınmazın taraflar arasında satış ve pay da edilemediğini söz konusu dairenin rayiç kirasının aylık 600 TL olduğunu, bu nedenle davacıların Şubat 2008 ayından itibaren paylan oranında kendilerine 450 TL ödenmesi taleplerine davalının bugüne kadar kayıtsız kaldığını belirterek, taşınmazın satışı suretiyle ortaklığın giderilmesini, aylık 450 TL’den Şubat-Haziran 2008 arası aylara ilişkin toplam 2.250 TL haksız işgal tazminatının davalıdan tahsilini talep etmiştir
Davalı, davanın haksız açıldığını, miras bırakanın ölümünden önce davacı çocuklarının baskısı ile kendisini mirastan mahrum bırakmak için dava dışı iki dairesinin tapularını davacılara devrettiğini, kendisine de dava konusu konutu bıraktığını, bu dairede ölümünden önce miras bırakan ile ikamet ettiklerini, bu itibarla dairenin aile konutu olduğunu, miras bırakanın ölümünden sonra da kendisinin ikametini sürdürdüğünü, davacıların bu güne kadar bir kira taleplerin olmadığını, kira talebi kabul edilecek olursa bunun başlangıcının dava tarihi olması gerektiğini, ayrıca istenilen aylık kiranın da fahiş olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Dava konusu edilen ve satışına karar verilen Esenler 1559 parsel No’lu 258 m2 alanlı tarla vasıflı taşınmazda kat irtifaklı 22 / 258 arsa paylı birinci kat 4 bağımsız bölüm No’lu konut tarafların ortak miras bırakanı Kadir adına kayıtlı olup çocukları olan davacılar dava dilekçesinde miras bırakanın 15.11.2007 tarihinde ölümünden itibaren konutu rıza ve onaylan dışında davalının kullanmasından ötürü haksız işgal tazminatı isteminde de bulunmuşlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonucu dava konusu edilen bağımsız bölümün satışı suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilirken davacıların haksız işgal tazminatı istekleri konusunda olumlu-olumsuz bir hüküm kurulmaması usul ve yasaya aykırıdır.
3- Davalının vekalet ücreti ve yargılama giderlerine ilişkin temyiz itirazları yönünden;
Ortaklığın giderilmesi davaları iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalar olup, sonuçta kazanan veya kaybeden taraftan söz edilemeyeceğinden yargılama giderleri ve vekalet ücretinin taraflara payları oranında yükletilmesi gerekir.
Olayımıza gelince; dava konusu edilen bağımsız bölümün ortaklığının giderilmesine yönelik davada davacılar kendilerini vekille temsil ettirmişler ve yargılama sonucu davacılar yararına takdir edilen vekalet ücreti ile yargılama giderlerinin tamamının davalıdan tahsiline karar verilmiş ise de yukarıda açıklandığı üzere davanın iki taraflı olma özelliği göz ardı edilerek yargılama gideri ve vekalet ücretinden ortakların payları oranında sorumlu tutulmaları gerekirken yargılama giderleri ve vekalet ücreti konusunda yazılı şekilde karar verilmesi de doğru görülmemiştir.
Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır.
SONUÇ: Davacılar vekili ve davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün yukarıda ( 2 ) ve ( 3 ) No’lu bentte yazılı nedenlerle BOZULMASINA, istek halinde peşin alman temyiz harcının temyiz edene iadesine, 22.02.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Bu konu hakkında benzer makalelerimiz için tıklayın