Okul-Aile Birliklerinin tüzel kişiliklerinin bulunmadığının, bu durumda tüzel kişiliği bulunmayan Okul-Aile Birliklerinin yasal temsilcisinin T.C. Milli Eğitim Bakanlığı olduğunun kabulü gerekir.
Konuya ilişkin Yargıtay 9.Hukuk Dairesi 2020/1325 E. , 2020/7035 K. Sayılı ilamı incelendiğinde
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (İŞ) MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; davacının davalıya ait iş yerinde 02/03/2005 tarihinden itibaren çalıştığını, her gün yaklaşık 2 saat fazla mesai yaptığını, hafta sonu ile resmi ve dini bayram tatillerinde çalıştığını, yıllık izin kullanmadığını, iş akdinin haksız nedenle feshedildiğini iddia ederek; kıdem ve ihbar tazminatları, yıllık ücretli izin, fazla mesai ile ulusal bayram ve genel tatil alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı T.C. … vekili; husumet itirazlarının olduğunu, davacının T.C. … tarafından resmi olarak okul tatil edildiği gün okulda iş bittiği için 08/06/2012 günü kendi rızasıyla işten ayrılma dilekçesi verdiğini, kendi rızasıyla işten ayrıldığı ve tekrar iş müracaatında bulunmadığı için 2012/2013 eğitim öğretim yılında kendisine iş verilemediğini, davacının 06/09/2012 tarihinde okullarına gelerek ibraname düzenlenerek işten ayrıldığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
C) Bozma İlamı ve Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Yerel Mahkemenin ilk kararı, Yargıtay 7. Hukuk Dairesi’nin 28/05/2015 tarih ve 2014/16839 Esas, 2015/10528 Karar sayılı ilamıyla “Davacının işvereni olan Okul-Aile Birliği … tarihli 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu’nun 5257 sayılı Kanunla değişik 16. Maddesine göre hazırlanan T.C. … Okul- Aile Birliği Yönetmeliğine göre kurulmuştur.
4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 47. Maddesinde tüzel kişiliğin tanımı şu şekilde yapılmıştır. “Başlı başına bir varlığı olmak üzere örgütlenmiş kişi toplulukları ve belli bir amaca özgülenmiş olan bağımsız mal toplulukları, kendileri ile ilgili özel hükümleri uyarınca tüzel kişilik kazanırlar”
Türk Medeni Kanunu’nun açık hükmünden hareket edildiğinde T.C. Milli Eğitim Bakanlığı Okul- Aile Birliği Yönetmeliğinde Birliğin Özel Hukuk Tüzel Kişiliği veya Kamu Tüzel Kişiliği olduğu yönünde bir hüküm bulunmadığından örgütlenmiş bir kişi toplululuğu olmalarına rağmen Okul-Aile Birliklerinin tüzel kişiliklerinin bulunmadığının, bu durumda tüzel kişiliği bulunmayan Okul-Aile Birliklerinin yasal temsilcisinin T.C. Milli Eğitim Bakanlığı olduğunun kabulü gerekir.
Dava dilekçesinde … İlköğretim Okulu Aile Birliği Başkanlığı davalı olarak gösterilmiştir. Dava dilekçesinde davalı olarak gösterilmiş olan davalının tüzel kişiliği bulunmayıp yasal temsilcisi T.C. Milli Eğitim Bakanlığıdır. Dava dilekçesinde davalı olarak gösterilen Mimar Sinan İlköğretim Okulu Aile Birliği Başkanlığı’nın tüzel kişiliği olmadığından, avukat tutup kendilerini vekil ile temsil ettirme yetkileri de yoktur.
Mahkemece, dava dilekçesinde davalı olarak gösterilmiş olan davalının yasal temsilcisi olan T.C. …’na dava dilekçesi tebliğ edilerek, T.C. … huzuru ile davanın görülmesi gerekirken, bu yasal gerekliliğe riayet edilmeden taraf teşkili yapılmadan tüzel kişiliği bulunmayan davalının huzurunda davanın görülmesi hatalı olup bozma nedenidir.” gerekçesiyle bozulmuştur.
Yerel mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Somut uyuşmazlıkta; Mahkemece, davalı Bakanlığın harçtan muaf olduğu doğru bir şekilde belirtilmesine rağmen, yargılama giderlerine harç miktarı katılarak hüküm kurulması ve davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmesine rağmen kendisini vekille temsil ettiren davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi hatalı olup bozma sebebi ise de, bu yanlışlıkların düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün HMK.nun geçici 3/2. maddesi yollaması ile HUMK.nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın hüküm fıkrasının, harçlar ve yargılama giderlerine ilişkin, asıl dava ve birleşen dava bölümlerinde ki; 1, 2, 4 ve 5 numaralı bentlerin çıkartılarak yerlerine;
“Asıl Dava Yönünden;
1-Davalı bakanlık harçtan muaf olduğundan, harç alınmasına yer olmadığına,
2-Davacı tarafça yatırılan 85,40 TL peşin harç ve 24,30 TL başvurma harcının karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacıya iadesine;
Davacının yaptığı harçlar hariç 318,03 TL posta gideri ve 350,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 668,03 TL yargılama giderinin kabul ve red oranına(%84 kabul, %16 red) göre hesaplanan 561,12 TL sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,”
“Birleşen dosya yönünden;
4-Davalı Bakanlık harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
5-Davacı tarafça yatırılan 44,40 TL başvurma harcı ve 44,40 TL peşin harç olmak üzere toplam 88,80 TL ‘nin karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacıya iadesine; “
Temyiz olunan kararın hüküm fıkrasına yeni bir bent eklenerek;
“7-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi itibariyle yürüklükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre, reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 1.148,66 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,” bentlerinin yazılmasına, hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 02.07.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Netice olarak okul aile birliklerinin tüzel kisiligi olmadığından okul aile birliklerine karşı açılacak davada husumet Milli Eğitim Bakanlığına yöneltilecektir.
Bu konu hakkında benzer makalelerimiz için tıklayın
Aklınıza takılan tüm soruları sorabilirsiniz. Yorum yapmaktan çekinmeyin.